Quantcast
Channel: Girişim Haber - Kadın Girişimciler
Viewing all 324 articles
Browse latest View live

İşin Cinsiyeti Olmaz, Ustası Olur Diyen Proje: Kadın Ustalar

$
0
0

Yaşadıkları toplumun sorunlarına çözüm arayan sosyal girişimcilerin projelerini geliştirmelerine destek olan Red Bull Amaphiko, platformda yer alan girişimlerin hikayelerini ‘Sosyal Faydalılar’ video serisi adıyla yayınlıyor. Serinin son konuğu ise ‘Kadın Ustalar’ projesi oldu.

Serinin son konuğu olan ‘Kadın Ustalar’ projesi, neredeyse tamamı “erkek mesleği” sanılan onlarca iş kolunda mesleki eğitiminden başlayıp istihdama uzanan süreçte kadınlara destek veriyor. Kadınların gerçek gücünün; yeteneğinin, çalışma azmi ve titizliğinin en az erkekler kadar mevcut olduğunu göstermek adına yola çıkan Seyhun ve Sibel Ayhan’ın projesi Kadın Ustalar, kadınların çeşitli iş kollarında eğitim almasını ve istihdam edilmesini amaçlıyor.

78 ilde 20 bini aşkın kadına ulaşan proje kapsamında eğitim verilen meslek dalları arasında; seramik döşeme, laminant parke, beyaz eşya teknik servisi, bina cam filmi montajı gibi 43 meslek var. Mesleklerin gerekliliklerine göre süresi üç gün ila dört ay arasında değişen eğitimleri; ilgili mesleğin sponsoru olan şirketleri veriyor. Ücretsiz olarak sağlanan bu eğitimlere başvurmak da ücretsiz ve basit. Adayların yalnızca çalışmaya kararlı olmaları yeterli.

Kadın Ustalar’ın hikayesi, sistemlerinin nasıl çalıştığı ve bugün birer kadın usta olan katılımcıların gözünden yapılan Red Bull Amaphiko belgeseli ‘İşin Cinsiyeti Olmaz, Ustası Olur: Kadın Ustalar’ www.redbull.com/tr-tr/kadin-ustalar-sosyal-girisim-videoadresinde yayında.

Proje hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz ise www.kadinustalar.com web adresini ziyaret edebilirsiniz.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.


2. Kadın Girişimciliğini Destekleme Zirvesi Ekim'de İstanbul’da

$
0
0

Bu yıl ikincisi düzenlenecek olan ‘Kadın Girişimciliğini Destekleme Zirvesi ve Ödülleri’ Jüri Toplantısı, Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle’nin katılımıyla yapıldı.

Daha çok kadının iş hayatında olması için farkındalığı artırmayı hedefleyen ‘Kadın Girişimciliğini Destekleme Zirvesi ve Ödülleri’nin ikincisi Ekim ayında İstanbul’da yapılacak. Hazırlıkları devam eden Zirve ve Ödüller için Jüri Toplantısı, TİM Kadın Konseyi Üyesi ve Kadın Girişimciliğini Destekleme Zirvesi Ödülleri Jüri Başkanı Sultan Tepe’nin başkanlığında gerçekleştirildi.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) ve YAPDER Başkanı Celal Toprak ile her biri sivil toplum kuruluşu önderi olan jüri üyelerinin katılımıyla gerçekleşen toplantıda ödüllere ilişkin öneriler alındı ve yol haritası belirlendi. Yenibosna’da bulunan TİM binasında gerçekleşen toplantıda ayrıca Zirve kapsamında düzenlenecek panele ilişkin görüşler de paylaşıldı.

"Kadınlar İçin Popülizm Adına Değil Reel İş Yapmak Önemli"

Toplantıya katılan TİM Başkanı İsmail Gülle, etkinliğin Jüri Başkanlığı yapan TİM Kadın Konseyi Üyesi Sultan Tepe’nin çalışmalarını çok önemsediklerini belirterek, “Sultan Hanım bizim için çok önemli. Onun yaptığı çalışlalar kadın girişimciliğinin önünü açıyor. Hayatın her alanında kadın dokunuşuna ihtiyaç var. Bu mecrada bunu en iyi temsil edecek yerlerden biri. İçerisinde kadınların olduğu çalışmalar da bizi son derece memnun ediyor. Bu zirve bizim için de son derece değerli. Kadınlar için popülizm adına değil reel iş yapmak önemli. Bize düşen görev ne olursa olsun, birlikte yapacağız, destek olacağız. TİM yönetiminde 54 kadın delegemiz var. 85 bin ihracatçının içinde 5 binin üzerinde kadın ihracatçımız, üreticimiz bulunuyor. Bunun artması en önemli hedeflerimizden biri. Biz bu konuda her türlü desteği vermeye hazırız. Özellikle kadınlara verilen Eximbank desteklerinden yararlansınlar.” dedi.

"Üreten Ekonominin İçinde Olan Kadınları Ödüllendireceğiz"

TİM Kadın Konseyi Üyesi ve Kadın Girişimciliğini Destekleme Zirvesi Ödülleri Jüri Başkanı Sultan Tepe ise “Yine üreten ekonominin içinde olan kadınları bir kez daha toplumdaki algımızı değiştirmek adına ödüllendireceğiz. Öncesinde bir panelimiz bulunuyor. Zirveyi Ekim ayı içerisinde yapmak istiyoruz. Ayrıca geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da farklı kategorilerde başarılı kadınlarımızı ödüllendireceğiz. Geçen yıl çok keyif aldık. İlk Zirvemiz çok büyük bir enerji ile bitmişti. Oradan almış olduğumuz cesaret bize bu işe sürdürülebilirlik anlamında çok büyük ışık tuttu ve ikincisini yapıyoruz” dedi.

Kadın Girişimciliğine Destek Zirvesi ve Ödülleri ilk kez geçtiğimiz yıl ‘Ekonomide Kadın Eli’ ana teması ile Sarıyer Belediyesi, MEF Üniversitesi, Daikin ve Hepsiburada.com’un katkıları ile düzenlendi. MEF Üniversitesi Maslak Kampüsü’nde yapılan Zirve iş, siyaset, sivil toplum ve medya dünyasını buluşturdu. Etkinlikte girişimciliğin tanımının bir işi daha iyi yapan değil de farklı yapan, risk alan insanlar olduğu ve işi geliştirebilmek gereken sabır, cesaret ve esneklik kabiliyetlerinin kadının doğasına ne kadar uygun olduğunun altı çizildi. Ayrıca düzenlenen törenle 16 kategoride topluma ilham veren kadınlara başarı ödülleri verildi.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

İş Fikri Olan Kadınlar Bu Etkinlik Tam Size Göre

$
0
0

Yoğun bir girişimcilik kampı ve yarışması olan Startup Weekend bu defa kadın girişimcilerin iş fikirlerini masaya yatırıyor. Dünyanın her yerinden binlerce kadın girişimcinin katılacağı etkinlik Adana ve İzmir'de organize ediliyor. Teknoloji, ekip çalışması ve mentorlükle işinin ilk adımlarını atmak isteyen kadın girişimcileri eşsiz fırsatlar bekliyor.

20-22 Eylül tarihlerinde Adana Girişimcilik Merkezi, 27- 29 Eylül tarihlerinde ise İzmir - Urla Coworking özellikle tekno girişimcileri ilgilendiren Startup Weekend - Women etkinliklerine ev sahipliği yapacak. 

Hayallerinin peşinden koşan kadın girişimcilerin başarılı startup’lar ortaya çıkartmaları için düzenlenen Startup Weekend Women’da, ekipler 3 gün sürecek bir tekno girişim eğitiminin ardından jüriye yapacakları sunumlarla yarışacaklar. Yarışmak ve dereceye girebilmek için kampın tamamına katılmak ve en az 3 kişilik bir ekip içinde, başlangıç seviyesindeki bir girişim üzerinde çalışmak gerekiyor. 

Katılacak girişimcilerin iş fikrinin yeni (başlangıç seviyesi - henüz prototip veya satış aşamasına gelmemiş) olması gerekiyor. Katılımcıların üç gün boyunca sürekli ekip çalışmasında olması ve workshoplara katılımı bekleniyor. Ekipler kadın erkek karma olabiliyor, ancak iş fikri sahibi, yani kurucunun kadın olması gerekiyor.

Kurucusu kadın olan her ekibin kadın erkek karışık da katılabileceği Startup Weekend - Women'da kazanan ekip, 2020'de Singapur'daki finallere katılma şansı yakalayacak. (Finallere tüm ülkelerin birinci ekibinin kurucusu katılabilecek.)

Program Akışı
CumaCumartesiPazar
18:00Kapı açılış09:00Kahvaltı09:00Kahvaltı
18:30Açılış konuşması, fikir maratonu, ekiplerin eşleştirilmesi09:30Ekiplerle çalışma09:30Ekiplerle çalışma
12:30Öğle yemeği12:30Öğle yemeği
20:20Eğitim --> Yalın Girişim ve İş Modeli Kanvası14:30 - 17:30Mentorlerle çalışma17:00Jüri karşısında 3 dakikalık sunum
20:30Eğitim --> Pitch Like a Winner19:00Ödül töreni ve kutlama

Kadın girişimcilere özel Startup Weekend etkinliklerinin, Eylül 2019 boyunca, dünyanın bütün kıtalarındaki 50 şehirde gerçekleşmesi hedefleniyor. 

20-22 Eylül tarihlerinde Adana Girişimcilik Merkezi'nde, 27- 29 Eylül tarihlerinde ise İzmir - Urla Coworking'te gerçekleştirilecek Startup Weekend Women hakkında daha detaylı bilgiye linkler aracılığı ile ulaşabilir, yine aynı linkler üzerinden kayıt olabilirsiniz.

Haberimizi kadın okurlarımız başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Kadın Girişimcilere Fashion On The Fest'te Büyük Fırsat

$
0
0

Türk tekstil sektörünün yıllık ihracatı 20 milyar dolara dayandı. Ancak bu rakamın artması yeni girişimcilere ve katma değeri yüksek üretime bağlı. Daha da önemlisi dünya çapında markalar çıkarmaya bağlı. Son dönemde özellikle kadın girişimciler, geleceğe dönük ümitleri artırıyor.

Başarılı iş insanı Rabia Kurşun ve İpek Köse bu girişimciler arasında dikkat çekiyor. Kurşun ve Köse, diğer kadın girişimcilere destek olmalarıyla da adından söz ettiriyor.

Geçen nisan ayında Ortaköy Feriye'de düzenledikleri alışveriş etkinliği ile 55 girişimciyi A plus müşterilerle buluşturan Rabia Kurşun ve İpek Köse, 7 Ekim'de de yine Feriye'de 'Fashion On The Fest' etkinliği düzenleyecek. Rabia Kurşun, bu etkinliği marka haline getirmek istediklerini söyledi. Ekim'de etkinliğe katılacak kadın girişimci sayısının 100'ü aşacağını belirten Kurşun, "Fashion On The Fest'e katılım için çok talep var. Biz de seçerek alıyoruz. Marka olmamış gerçek kadın girişimcileri seçiyoruz. Ürettiklerini kendi imkanlarıyla satmak için online platformları kullanan, girişimci ruhları olanları buluyoruz. Onlarla kendi çevremizi, dostlarımızı, müşterilerimizi paylaşıyoruz. Geçen sefer etkinliği 2300 kişi ziyaret etti. Bunda 3500 kişiye ulaşmayı bekliyoruz" dedi.

İhtiyacı Olan Çocuklara Destek

'Fashion On The Fest'te 'Koruncuk Vakfı'nın yer alacağını belirten Rabia Kurşun, bu yolla korunma ihtiyacı olan çocuklara da destek sağlanacağını söyledi. Vakfın faaliyetleri hakkında da bilgi paylaşan Kurşun, şunları aktardı: "Koruncuk Vakfı'nın 40. yılında hayata geçirdiği ikinci çocuk köyü olan Koruncukköy Urla'da kız çocuklarına alanlarında uzman eğitimciler eşliğinde bedelsiz barınma hizmeti, eğitime erişim desteği, aynı zamanda sosyal, sportif ve kültürel aktivitelerle kişisel gelişimlerini destekleme imkanı sağlanacaktır. Bu uzun soluklu proje ile Koruncuk Vakfı'nın en büyük amacı Koruncukköy Urla'da kalan tüm çocukları eğitim hayatlarında her yönden destekleyerek donanımlı ve çağdaş gençler olarak hayata kazandırmak, böylelikle ülkelerine faydalı bireyler olmalarına yardımcı olmaktır."

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Çalışan Anne, Çocuklar İçin İyi Bir Rol Model Olabilir

$
0
0

Kadınların üst düzey yönetici rollerine gelememesi konusunda toplumdaki önyargıların etkili olduğunu söyleyen "Eyvah CEO Doğuruyor" kitabının yazarı Murat Yeşildere, iş hayatında  aktif çalışan annelerin  çocuklarının gelişiminde de etkili olduğunu söylüyor.

Türkiye'de satın alma kararlarının yüzde 70'inin kadınlar tarafından verilmesine ve en büyük seçmen grubunun ev kadınları olmasına rağmen, iş ve siyaset dünyasında kadınlar haklı yerini bir türlü alamıyor. Toplumsal cinsiyet eşitliği savunucusu, "Eyvah CEO Doğuruyor" kitabının yazarı Murat Yeşildere, Kadınların üst düzey pozisyonlara gelme konusundaki en büyük engelin arzda değil talepte olduğunu söylüyor.

Toplumdaki bilinçsiz önyargıların da bu durumu tetiklediğini belirten  Yeşildere:“Çünkü DNA'dan gelen kadından yönetici olmaz, kadından iş insanı olmaz, kadından sporcu olmaz, sanatçı olmaz, ağır kaldıramaz, geç çalışamaz, akşam yemeğe çıkamaz gibi önyargılar var. Onun üzerine 0-6 yaş arasında evde babanızın annenize olan hitabı veya onunla olan iletişimi, babanızın-annenizin evde yaptığı işler, üzerine sosyal medyada, dizilerde, okunan kitaplarda kadının nasıl gösterildiği hep beyne yükleniyor” diye de ekliyor.

Çalışan annenin kendi mutlu ve motive ise o enerjiyi, duyguyu çocuğuna da yansıttığını ve çocukların tüm yaşamı için  bunun önemli bir ilk adım olduğunu söyleyen Yeşildere,“Bu yüzden çalışan anne çocukları için en iyi rol model bence. Araştırmalar da gösteriyor ki sanılanın aksine çalışan annelerin çocuklarının gelişiminin, sadece ev kadını olan annelere göre de daha hızlı olduğu yönünde” diye belirtiyor.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Türkiye'nin İlk Kadın Girişimcilik Endeksi Sonuçlandı

$
0
0

KAGİDER ve Türk Tuborg A.Ş’nin katkıları ile gerçekleştirilen “Türkiye Kadın Girişimcilik Endeksi Çalışması” araştırmasının sonuçları 10 Ekim 2019 tarihinde düzenlenen basın toplantısı ile kamuoyuyla paylaşıldı.

Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) ve Türk Tuborg A.Ş’nin katkıları ile gerçekleştirilen “Türkiye Kadın Girişimcilik Endeksi Çalışması” araştırmasının sonuçları kamuoyu ile paylaşıldı. Araştırmanın sonuçlarına göre, Türkiye’de kadın girişimcilerin sayısı erkek girişimcilerin yarısından az olsa da, kadınlar daha iddialı.

438 Kadın Girişimci ile Görüşüldü

Kadın girişimcilerin profilini anlama, iş kurma sürecindeki deneyimlerini, motivasyonlarını ve yaşadıkları zorlukları değerlendirmek üzere yapılan araştırma için Türkiye’de ağırlıklı olarak KAGİDER üyesi olan 438 kadın girişimci ile görüşüldü. Araştırmaya katılan kadın girişimcilerin %67’si evli, %67’si çocuk sahibi, yaklaşık yarısı (%51) 40 yaş altı girişimcilerden oluştu. Katılımcıların eğitim durumu Türkiye genelinin oldukça üzerinde olan araştırmada kadın girişimcilerin ağırlıklı olarak metropolden, diğer bir deyişle İstanbul, Ankara ve İzmir’den gelmesi bu sonuçta etkili oldu.

Kadın Girişimcilerin Üçte Biri Yurtdışında da Faaliyet Gösteriyor

Kadın girişimcilerin kurdukları şirketlerin faaliyet alanları incelendiğinde önde gelen sektörlerin toptan ve perakende ticaret ile imalat olduğu tespit edildi. Kadın girişimcilerin kurduğu şirketlerin %57’si 1-5 çalışanlı şirket statüsünde. Kadın girişimcilerin kurdukları şirkete %75 oranında sahip olduğu görülüyor ve kurulan her 3 şirketten 1’i hem Türkiye’de hem de yurtdışında faaliyet gösteriyor.

ürkiye, 2018/2019 yılı global girişimcilik izleme raporuna göre, erken aşama girişimcilik aktivitesi toplamında 48 ülke içinde 15. sırada yer alıyor. Global Girişimcilik İzleme Raporu kapsamında, ülkelerin girişimciliği destekleyen koşulları ile 12 farklı kriter detayında ulusal girişimcilik durum endeksi (NECI) de ölçümleniyor. Türkiye 5.1 skor ile Avrupa ve Kuzey Amerika bölgesi içinde ortalama bir seviyede yer alıyor. Girişimcilik aktivitesi açısından yoğun, iş fırsatı yaratma beklentilerinin de yüksek olduğu bir ülke olan Türkiye halen kadın girişimcilerin erkeklere oranı açısından geri kalan altı ülkeden biri olarak konumlanıyor. Kadın girişimcilerin erkeklerin yarısından az olduğu ülkeler; Slovenya, Yunanistan, İsveç, İsviçre, Birleşik Krallık ve Türkiye.

Girişimcilik Geçmişi

Kadınlar girişim geçmişi açısından değerlendirildiğinde, kadın girişimcilerin kurdukları şirkete odaklanıp çoğu zaman başka bir işte çalışmadıkları, şirketin kuruluş aşamasında en çok aileden borç aldıkları, yakın geçmişte en fazla Türkiye’deki özel şirketler ile işbirliği yaptıkları görülüyor. Kadınların henüz şirket kurup, geliştirip, satma oranı oldukça düşük seviyede. Satış sebepleri ise iyi bir fırsat görüp değerlendirmekten ziyade anlaşmazlıklar ve maddi sorunlar olarak göze çarpıyor.

Kadının Girişimcilik Algısı

Araştırma kapsamında, Türkiye’deki kadın girişimcilerin, girişimcilik hikâyelerinin başlangıç aşamasına yönelik motivasyonları “ihtiyaç” ve “fırsat” içeren ifadelerle sorgulandı. Kadın girişimcilerin büyük çoğunluğu girişimcilik hikâyelerinin temelinde ilgili dönemde bir fırsat görmenin ve değerlendirmenin yer aldığı ifadesine katılıyor. Kadın girişimcilerin özbenlik algıları ve erkek girişimcilere yönelik algıları bu alanda gelişimi etkileyen önemli unsurlar olarak öne çıkıyor. Araştırma kapsamında görüşülen katılımcılar için kadın girişimci olmak en fazla cesaret, güç, bağımsızlık, özgürlük gibi sıfatlarla özdeşleştiriliyor. Girişimcilik algısı metropollerdeki kadın girişimciler için daha çok cesaretken, metropol dışı illerde ise güçlü olmak, diğer bir deyişle tüm zorluklara göğüs germek olarak yorumlanıyor. Girişimci olmaya yönelik paylaşımlarda kadın girişimcilerin kuvvetli pozitif duygulara değinen yorumları bulunuyor. Kadın girişimciler kendilerini borcuna sadık olarak niteliyor ve özbenlik algılarında para yönetimi ile ilgili konular ve mütevazılık ön planda yer alıyor. Genç girişimcilerin kadın girişimci algısı daha iddialı.

Gelecek Planları ve İhtiyaçlar

Kadın girişimcilerin eşleri ve ailelerinden sonra en büyük destekçisi, kendileri gibi iş kurmuş olan kadın girişimci arkadaşları. Ancak, daha fazla kurum ile işbirliği kurma ve iletişim ağlarından yararlanmaları gelecekteki ihtiyaçları açısından önem arz ediyor. Kadın girişimciler yurtdışına açılmak istiyor ve geleceğe yönelik değerlendirmeleri umut vadediyor. Kadın girişimcilerin en fazla ihtiyaç duydukları konu finansal destek olarak gözüküyor.

"Kadınlar Düşlerini Gerçeğe Dönüştürecek Potansiyele Sahip"

Kadın girişimciliği konusunda Türkiye’de ilk defa bu kadar geniş kapsamda bir araştırma yapıldığını söyleyen KAGİDER Başkanı Emine Erdem, konuşmasında şu sözlere yer verdi: “KAGİDER’de 17 yıldır kadın girişimciliği ve kadın istihdamının gelişmesi için var gücümüzle çalışıyoruz. İlk kurulduğumuz 2002 yılında Türkiye’de kadın girişimcilerin oranı %4’tü. Şimdi ise bu oran %8.8. Bu gelişmede payımız olduğunu bilmekten onur duyuyoruz. Yine de daha gidecek çok yolumuz var… Türkiye Kadın Girişimcilik Endeksi de gösteriyor ki, kadınlar düşleri ve düşlerini gerçeğe dönüştürecek potansiyele sahip. Ekonomik ve toplumsal kalkınma adına bu potansiyelden faydalanmak için hükümet, özel sektör, sivil toplum kuruluşları ve kamuoyu hep birlikte çalışmalıyız. Türkiye Kadın Girişimcilik Endeksi verilerinin bu çalışmalar için bir yol gösterici olacağını düşünüyoruz. Bu işbirliği için Türk Tuborg A.Ş.’ye teşekkür ederiz.”

Türk Tuborg A.Ş. CEO’su Damla Birol ise, “Kadınların başarıya giden yolları pek çok engelle dolu ve istihdama katılımda oranımız hala %34 civarında. Ev, aile ve işteki sorumluluklardan başlayıp çevreden gelen baskı ve önyargılar da eklendiğinde gitgide zorlaşan bir durum söz konusu olsa da biz Türk Tuborg olarak kadınların birbirine inanmaları, destek olmaları ve cesaretle devam etmeleri durumunda bu zorlukların bertaraf edilebileceğine ve aşılacağına kuvvetle inanıyoruz. Kadınları cesaretlendirmek ve hedeflerine ulaşmak için harekete geçen kadın sayısının artmasına destek vermek en büyük hedefimiz. Toplumumuzun kadın girişimci aynası olacak nitelikte bir araştırmaya birlikte imza attığımız için KAGİDER’e teşekkür ederiz. Ülkemizde kadın girişimci sayısını arttırmak için biz de payımıza düşeni yapmaya her zaman hazırız.” diye konuştu.

Araştırma kapsamında oluşturulan Türkiye Kadın Girişimcilik Endeksi; Davranış, Algı ve Gelecek olmak üzere üç ana bileşenden oluştu. Endeks, katılımcıların çoğunluğu KAGİDER üyesi olan kadın girişimcilerin 2018/2019 yılına ait resmini çekerek ilerleyen yıllarda girişimciliğe dair gelişimin takibini sağlayacak bir araç olarak kurgulandı. Skor 100 üzerinden 44 olup kadın girişimcilerin kurdukları şirketlerin yapısı, girişimciliğe yönelik algı ve beklentileri açısından gidecek daha fazla yolun olduğu sonucu ortaya çıktı.

Haberimizi kadın girişimcilerimiz başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Evinin Bahçesinde Üretiyor, Tayvandan Bile Talep Var

$
0
0

Balıkesir'in Manyas ilçesinde 5 yıl önce KOSGEB'den aldığı kredi ile endemik otlarla makarna üreten girişimci Serap Karakaş, gelen taleplere yetişemiyor. Karakaş’ın evinin bahçesinde ürettiği makarnaya, Tayvan’dan talip olan bir firma, 4 ton makarna siparişi verdi.

Manyas ilçesi Kulak Mahallesi’nde 5 yıl önce KOSGEB’den aldığı 10 bin liralık krediyle küçük çapta başladığı endemik otlarla makarna imalatında bugün taleplere yetişemeyen Serap Karakaş, ürün çeşidi yelpazesini genişletiyor.

Serap Karakaş son olarak yosun, zerdeçal ve üzüm çekirdeğini ilgili kişiler ve gıda danışmanlarıyla istişare ederek makarnalarına kattığını söyledi. Hedefinin yurt dışına ihracat yapmak olduğunu belirten Serap Karakaş, Tayvanlı bir firmanın yetkilileriyle görüştüklerini kendilerinden ürün istendiğini dile getirerek, "İlk etapta 4 ton istendi. İnşallah bu bir başlangıç olur, devamında diğer ülkelerden de talepler gelir, bunun onurunu yaşarız. Şu anda çok heyecanlıyız" dedi.

Ürettikleri makarnaların Türkiye'deki en önemli alışveriş merkezlerinin organik üretim raflarında yer bulduğunu ve neredeyse taleplere cevap vermekte zorlandığını aktaran Karakaş, "Kişiye özel makarna üretimi de yapıyoruz. Isırgan otu, kırmızı pancar, bal kabağı, kapya biber, domates ve dut yaprağını bakliyat unlarıyla buluşturarak ürettiğimiz makarnalar aşırı talep görüyor. Kendi tarlamızda ve bahçemizde yetiştirdiğimiz endemik bitkileri, yine bir kısmını yetiştirdiğimiz, bir kısmını ise dışarıdan temin ettiğimiz bakliyatları kendi makinelerimizde un haline getiriyoruz. Yumurtaları da evimizin bahçesinde yetiştiğimiz tavuklardan sağlıyoruz" diye konuştu.

Karakaş, son zamanlarda özellikle bebekli annelerin organik olması nedeniyle çorbalarına rağbet gösterdiğini ifade ederek, günlük üretiminin 250- 300 kilo civarında olduğunu dile getirdi. Talep geldiği takdirde üretim kapasitelerini iki katına çıkarabileceklerini vurgulayan Serap Karakaş, "Yedikten iki saat sonra acıktıran değil, fonksiyonel, vücut için faydalı, her şeyi içinde barındıran makarna yapıyoruz. Kıymetli sebzeleri makarnalarımızda kullanıyoruz. Bakliyatı hiç kimyasal kullanmadan, kendi makinemizde öğütüyoruz.  Elde ettiğimiz unun içine balkabağını katıyor, ona bir rayiha vererek şahane bir bakliyat makarnası yapıyoruz. Kırmızı mercimeği alıyoruz, kendi domates püremizi katıyor, içine bol yumurta koyuyoruz. Vejeteryanlar için yumurtasız yapıyoruz, ete eşdeğer yeşil mercimek unu ile makarna yapıyoruz. Bu şekilde 50'ye yakın makarna ve çorba üretiyoruz, bebek yaş guruplarına kadar, spor yapanlara, yaşlılara göre üretimler yapıyoruz" dedi.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Kadın Liderler İlham Veren Hikayelerini Anlattı

$
0
0

Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC), Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu (CGFT) ve Hello Tomorrow Türkiye’nin düzenlediği “Temiz Enerji, Bilim ve Teknolojide Kadın Liderler” konulu uluslararası konferans, Türkiye ve dünyanın önde gelen isimlerini buluşturdu. Buluşmada dünya ve Türkiye’den temiz enerji, bilim ve teknolojinin kadın liderleri ilham veren hikayelerini anlattı. 

Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC), Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu (CGFT) ve Hello Tomorrow Türkiye’nin düzenlediği “Temiz Enerji, Bilim ve Teknolojide Kadın Liderler” konulu uluslararası konferansı kapsamında dört panel gerçekleştirildi. Konferans kapsamında düzenlenen panellerde, Türkiye’nin büyüme ve gelişme hedeflerinde kritik öneme sahip temiz enerji, bilim ve teknoloji odaklı olarak kadın liderlerin başarılı strateji ve tecrübelerine yer verildi.

Konferansın açış konuşmalarını Sabancı Üniversitesi Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı ile Enerji Geleceği Girişimi Kurucusu (Energy Futures İnitiative) ve ABD Enerji Bakanı Eski Baş Danışmanı Melanie Kenderdine yaparken, Uluslararası Enerji Ajansı İcra Direktörü Dr. Fatih Birol da video mesajıyla katılımcılara seslendi.

“Kadınların, Temiz Enerji, Bilim ve Teknolojideki İş Gücü Temsiliyeti Yeterli Değil”

Sabancı Üniversitesi Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, “Temiz enerji daha düşük karbon yoğunluklu ve daha sürdürülebilir bir enerji sistemine geçişin merkezindedir. Bu noktada teknoloji ve inovasyon çok kritik kavramlardır. Bu kapsamda kadınların rolüne daha fazla odaklanmak için buradayız. Potansiyelimizi ortaya çıkarmak ve toplumumuza katkıda bulunabilmek adına, kadınlar ve erkekler olarak hepimizin aynı adil fırsatları hak ettiğimize her zaman inandım” dedi.

Kadınların güçlendirilmesine yönelik önemli girişimler olsa da kadınların, halen temiz enerji, bilim ve teknolojideki işgücünün yarısından daha azını oluşturduğunu ve halen karar verme düzeylerinde yeterince temsil edilmediklerini belirten Güler Sabancı, şöyle konuştu: “Örneğin, enerji sektöründe kadınlar işgücünün yüzde 20'sini oluşturuyor. Bu oran, temiz enerji alanında yüzde 32 ile nispeten daha iyi durumda. Bu da muhtemelen kadınların sürdürülebilirlik ile ilgili tercihlerini yansıtıyor. Petrol ve gazda ise bu oran, yüzde 22’ye düşüyor. Ayrıca, enerji sektöründe istihdam edilen kadınların yarısı, idari sorumluluklar alıyor. STEM (Bilim, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik) ile ilgili işlerde çalışan kadınların oranı ise, sadece yüzde 8.9. Özetle, enerji sektörü işgücü açısından cinsiyet dengesizliğinin en yüksek olduğu sektör olmaya devam ediyor. 2017 yılında, IEA (Uluslararası Enerji Ajansı) tarafından 39 ülkenin katılımıyla düzenlenen Bakanlar Toplantısında, üst düzey görevlerde bulunan sadece 4 kadın vardı. 2018 yılında, dünyanın en büyük 100 petrol ve gaz şirketi arasından sadece biri, bir kadın CEO’ya sahipti. Kadınlar, üst yönetim pozisyonlarının sadece yüzde 15'ini oluşturuyordu. Türkiye enerji sektöründe de oranlar global değerlerle benzerlik gösteriyor. Kadınlar enerji sektörünün yüzde 24’ünü oluştururken, yüzde 17’si yönetsel pozisyonlarda yeralıyor. Ayrıca, dünyanın acilen ihtiyaç duyduğu bir temiz enerji dönüşümünün, ancak yeni bakış açıları ve yenilikçi iş modelleri getirebilecek kadınların daha fazla katılımıyla gerçekleşebileceğine yürekten inanıyorum. Yapılan çalışmalar göstermektedir ki, kadınların karar alma süreçlerine dahil etmeleri çalışanları daha çok motive ederken ve daha iyi bir çalışma ortamı yaratırken, diğer yandan daha başarılı bir risk yönetimi sağlamaktadır. Çalışmalar ayrıca, özellikle enerji sektöründeki cinsiyet çeşitliliğinin, kârlılığı artırdığını ve verimliliği yükselttiğini göstermektedir. Bu noktadan hareketle, temiz ve yenilenebilir enerji konusundaki birçok girişim, kadınların güçlendirilmesine katkı ve destek vermektedir. OECD ülkelerinde üniversitelerden diploma alanların yüzde 50'sini kadınlar oluşturmaktadır. Ancak bu rakamın sadece yüzde 30’u bilim ve teknoloji ile ilgilidir. Sadece STEM (Bilim, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik) alanlarının mezunlarına bakarak, cinsiyet eşitsizliğinin daha okul seviyesinde başladığı söylenebilir. Birleşmiş Milletler rakamlarına göre, kadınlar dünya nüfusunun yüzde 52'sini oluştururken, bilimdeki kadın araştırmacıların oranı sadece yüzde 30. Açıkça görülüyor ki, kadınların rolü her kademede ve her sektörde iyileştirilebilir. Türkiye’nin çeşitli zorluklar ve fırsatlarla birlikte, dünyanın en hızlı büyüyen ve gelişen enerji pazarlarından biri olacağına işaret eden Güler Sabancı, “Türkiye’nin enerji politikası, daha güvenli, rekabetçi ve verimli bir enerji geleceği için dayanak teşkil eden enerji güvenliği, yerelleştirme ve öngörülebilirlikten oluşan üç temele dayanmaktadır. Enerji verimliliği de bu üç temel alandaki başarıyı destekleyecek bir diğer önemli politika alanını oluşturuyor. Türkiye'nin daha çeşitli ve daha rekabetçi insan kaynakları ile birlikte yerel enerji kaynaklarındaki güçlü potansiyeli sayesinde, bu hedeflerin gerçekleştirileceğine gerçekten inanıyorum. Enerji şirketlerimizde çalışan her dört yöneticimizin bir tanesi kadın. Beyaz yaka çalışanlarımızın ise üçte birini yine kadınlar oluşturuyor. Bu sayılar elbette kendi başına yeterli değil, ancak doğru yolda olduğumuzun bir göstergesi. Sabancı Holding, Birleşmiş Milletler’in Kadının Güçlenmesi Prensipleri’ni imzalayan ilk Türk şirketidir. Sabancı Vakfı, cinsiyet eşitliğini teşvik eden programları desteklemektedir. Yapılan çalışmalar bu konuya olan samimi yaklaşımımızı göstermektedir. Cinsiyet eşitliği konusunu bundan sonra da gündemimizde tutmaya ve bu alandaki çalışmalarımızı sürdürmeye kararlıyız.” diye konuştu.

“Fırsatlar Hazır Olanların Karşısına Çıkar”

Kadınların da karşılarına çıkan fırsatları değerlendirmeye hazır olması gerektiğini belirten Güler Sabancı, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Müreffeh bir gelecek için, kadınların doğru eğitim ve öğretime, finansal araçlara ve staj olanaklarına erişme hakkına sahip olmaları zorunludur. Ayrıca, bugün burada olduğu gibi, üst kademe yönetici pozisyonunda daha fazla kadın görmeleri gerekiyor. Bugün, Sabancı Üniversitesi’nin bir süre Rektörlüğünü yapmış olan ve yakın zamanda BBC 100 Kadın 2019 listesinde yer alan Zehra Sayers ve yine Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Canan Atılgan aramızda. Konuklarımızın arasında dünya çapında rol model olan kadınlar da var. Az sonra Energy Futures Initiative kurucusu ve ABD Enerji Bakanı eski baş danışmanı Melanie Kenderdine’nın konuşmasını dinleyeceğiz. Kendisine ve bugün burada yer alan tüm konuşmacılara, değerli katkılarından dolayı teşekkür ediyorum. Bugün, Hello Tomorrow’un katkısıyla birlikte, Sabancı Üniversitesi’nin Istanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC) ve Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu’nun işbirliği sayesinde, seçkin konuşmacı ve panelistleri dinleyeceğiz. Burada bizimle birlikte olan genç kadınların, bu büyük konuşmacılardan ilham alacaklarını ve temiz enerji sektöründe kendileri için büyük hedefler belirleyeceklerini umuyorum.” diyerek konuşmasını sonlandırdı.

"Geleneksel Enerji Sektöründe Kadın Çalışan Oranı %25’te Kalıyor"

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) İcra Direktörü Dr. Fatih Birol, “Temiz Enerji, Bilim ve Teknolojide Kadın Liderler” konferansının açılışında video mesajıyla katılımcılara seslendi. Dr. Fatih Birol, 4 yıl önce IEA Başkanı olarak seçildiğinde başlattığı modernizasyon stratejisinde enerji sektöründe cinsiyet eşitliğini destekleme konusunun da ilk sırada yer alan üç konudan biri olduğunu belirterek, şu mesajları verdi:“Bugün tüm küresel işgücüne bakıldığı zaman kadınların temsilinin %49 olduğunu görüyoruz. Ancak geleneksel enerjiye bakıldığında kadınların oranı %25’te kalıyor. Yenilebilir enerjide bu oranın çok daha yüksek olduğu düşünülebilir ancak orada da sadece 3’te 1 olduğunu görüyoruz. Yönetim pozisyonlarına bakıldığında kadınların katılımına ilişkin sayılar bu oranlardan bile daha düşük. IEA olarak modernizasyon stratejimiz doğrultusunda bu konuya eğildik ve 4 yılda kadın çalışan sayısının arttığını görüyoruz. Özellikle yönetim kademesinde büyük bir artış oldu. Kadın liderlerin rolünün çok daha arttığını görüyoruz. Bu yöndeki gayretlerimiz sadece adil çalışma koşulları için değil. Aynı zamanda kadınların sonuçları ve karar verme süreçlerini daha iyi etkilediğini görüyoruz. Uluslararası Enerji Ajansı olarak uluslararası bir cinsiyet eşitliği ile ilgili özel bir program başlattık. Çeşitli ülkelerin de desteklediği bu program ile yıl bazında enerji sektöründeki kadınların istihdam oranlarını izleyerek cinsiyet eşitliğini savunuyoruz” dedi.

"Kadın Liderler Şirketlerinde Daha İyi Finansal Performans Sağlıyor"

Konferansta konuşan Enerji Geleceği Girişimi Kurucusu (Energy Futures Initiative) ve ABD Enerji Bakanı Eski Baş Danışmanı Melanie Kenderdine, konferansta “Kadınların Enerji Sektöründeki Yerini Neden Yükseltmeliyiz” başlıklı bir sunum yaptı. Melanie Kenderdine, “Liderler arasındaki kadınların oranı enerji sektöründe sadece %17. Bu oran otomotiv, ulaşım, endüstriyel üretim ve altyapıda daha düşük. Halbuki istatistiklere göre kadınların daha fazla liderlik pozisyonunda çalıştığı şirketlerde daha iyi finansal performans sağlanıyor. OECD ülkeleri arasında aynı pozisyonda cinsiyet arası maaş farklılıkları Güney Kore’de %36.6, Türkiye %20.1, ABD’de %17.9, Yeni Zelanda’da da %5.6” dedi.

Konferans kapsamında düzenlenen ilk panelde katılımcılar “Kadın Katkısının Karşılaştığı Sorunlar, Engeller ve Fırsatlar”ı dile getirdi. Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu Direktörü Dr. Melsa Ararat’ın moderatörlüğünde yapılan panelde konuşan, Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı (IRENA) Politika ve Sosyo Ekonomik Programlar Kıdemli Uzmanı Celia García-Baños, “Kadınların çalışma hayatında en temel bariyer kültürel bariyerdir. Bu bariyer kadınların özellikle işe girişinde kendini gösteriyor” dedi.

GE Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Canan Özsoy ise “Kadınların çalışma hayatına katılımında üç önemli konudan bahsetmek mümkün. Bunlar kültür, önyargı ve beceri. Kültür, kadınları belirli sektörlere yerleşmeye yönlendiriyor. Önyargı ise bir engel teşkil ediyor. Üçüncü olarak da kadınlar becerileri olmadığını düşünerek maalesef ellerini kaldırmıyor. Oysa kadınlar ilham verici olmalı” dedi.

Bentley Üniversitesi Maurice E. Goldman Fen Edebiyat Ordinaryus Profesörü Dr. Joni Seager, şirketlerin sadece cinsiyet çeşitliliğini değil, ırk, dil, din çeşitliliğini de dikkate almaları gerektiğini söyledi. Deloitte Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi Elif Düşmez Tek, kadınların finans sektöründeki yerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

“En İyi Uygulama Örnekleri, Politikalar ve Çözümler” başlığıyla düzenlenen ikinci panel ise Egon Zehnder Londra Yönetici Ortağı Çağla Bekbolet moderatörlüğünde gerçekleşti. Bu panele Massachusetts Institute of Technology Energy Initiative İcra Direktörü Martha Broad, ENGIE Ortadoğu, Güney, Orta Asya, Türkiye (MESCAT) Çevre ve Sosyal Sorumluluk Başkan Yardımcısı Brigitte Dierckx, Shell Küresel Ar&Ge ve Ticari Teknolojiler Başkan Yardımcısı Dr. Selda Günsel, Intek Group SpA - KME AG Küresel Ar-Ge ve Ticari Teknolojiler Başkan Yardımcısı Diva Moriani ve ‘We Care Solar’ İcra Direktörü ve Kurucu Ortağı Dr. Laura E. Stachel’in katılımıyla gerçekleşti.

Hello Tomorrow Türkiye Kurucusu Timur Topalgökçeli moderatörlüğünde yapılan “Araştırma ve Teknoloji Girişimleri” panelinde ise Bound4Blue Eş-Kurucusu Cristina Aleixendri Muñoz, Nanomattr Teknolojiden Sorumlu Başkanı Dr. Senem Avaz, Airbus Dijital Dönüşüm Başkanlığı Yöneticisi Netra Gowda, Eppocrate Community Kurucusu Dr. Cécile Monteil ve FazINOVA Kurucusu Bel Pesce konuşmacı olarak yer aldı.

“Gelecek İçin Öneriler” konulu son oturum ise IICEC Koordinatörü Dr. Mehmet Doğan Üçok moderatörlüğünde , Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu Direktörü Dr. Melsa Ararat, Egon Zehnder Londra Yönetici Ortağı Çağla Bekbolet ve Hello Tomorrow Türkiye Kurucusu Timur Topalgökçeli’nin katılımıyla gerçekleşti.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.


Anadolu’nun Kadın Gücü Yarışmasında Başvurular Başladı

$
0
0

Anadolu Kültürel Girişimcilik (AKG) tarafından kadınların emeğini daha iyi değerlendirmek amacıyla başlatılan ‘Anadolu’nun Kadın Gücü’ yarışmasının ikincisi başlıyor. Beş kategoride yarışacak adaylar, 15 Ekim 2019 – 10 Ocak 2020 tarihleri arasında başvurularını yapabilecek.

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağlı müze ve ören yerlerindeki ticari alanların işletme yetkisine sahip Anadolu Kültürel Girişimcilik’in (AKG), Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteği ve Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü (DÖSİMM) iş birliği ile, kadın girişimci ve tasarımcılara yönelik başlattığı yarışmanın ikincisi başlıyor.

Anadolu’nun Kadın Gücü adını taşıyan yarışma sonucunda seçilecek ürünler, AKG yetki alanlarındaki müze mağazalarında satışa sunulacak. Geçtiğimiz yıl Türkiye’nin dört bir yanından 945 girişimci ve tasarımcının katıldığı yarışmaya, bu yıl 15 Ekim 2019 – 10 Ocak 2020 tarihleri arasında başvuru yapılabilecek. Geleneksel motifleri ve kültürel değerleri modernize ederek günümüze taşıyan ürünlere dönüştürmeyi teşvik etmek amacıyla düzenlenen yarışmaya Türkiye’nin dört bir yanından kadın tasarımcı ve üreticiler katılabilecek. Müze mağazalarında daha fazla kadın ürününün satılması amacıyla geçen yıl başlatılan yarışmanın, her yıl farklı bir tema etrafında devam ettirilmesi planlanıyor.

Bu yıl yarışmacılar “bereket” teması etrafında yine 5 ayrı kategoride yarışacak. Takı, Tekstil, Ev & Dekorasyon (Züccaciye), Kahve Seti kategorilerinde satışa sunulmaya hazır ürünler yarışırken İllüstrasyon kategorisinde yaratıcı çizgiler arasından seçim yapılacak.

"Amacımız Kadın Üretici ve Tasarımcı Sayısını Artırmak"

Anadolu Kültürel Girişimcilik İcra Kurulu Başkanı İ. Halil Korkmaz, geçtiğimiz sene projenin gördüğü ilgiden çok memnun olduklarını belirterek “Kıymetli jüri üyelerimizin seçtiği birincilere verilen 10’ar bin liralık ürün alımı garantisinin yanı sıra, ön değerlendirme grubundan seçilenler ve yarışmaya katılanlar, tedarikçi havuzuna alındı. Girişimci ve tasarımcı kadınlarımızın ürünleri müze mağazalarda satılmaya başlandı. Amacımız kadın üretici ve tasarımcı sayısını artırmak. Bu yıl ve bundan sonra bu yarışmaları farklı temalarla tekrarlayarak daha çok kadın girişimcinin mağazalarımız aracılığı ile ürünlerini dünyaya satmasına destek olacağız. Anadolu’nun zengin birikimini kendi yaratıcı dokunuşlarıyla yorumlayan kadın üretici ve tasarımcıları, yarışmamıza katılmaya davet ediyoruz. İstatistiklere göre Türkiye’de turizm amaçlı seyahat edenlerin yüzde 15’i müze mağazaları da ziyaret ediyor. Bu oran dünya genelinde yüzde 25 civarında. Bizler de doğru tasarım ve ürünlerle bu oranı önce yüzde 20’ye sonra da yüz de 25’lere çıkarmayı hedefliyoruz. Müze mağazalarına alışveriş için giren turistlerin yüzde 90’ına yakınını yabancı turistler oluşturuyor. Hedeflerimizden biri de mağazalardaki ürün yelpazesini yerli turisti de cezbedecek şekilde genişletmek. Bu nedenle, Anadolu'nun Kadın Gücü projesi bizim için çok değerli. Geçen yıl 900’ü aşkın kadın girişimcimizin yarışmaya teveccüh göstermesi bizi çok sevindirdi. Seçim yaparken oldukça zorlandık. Bu yıl da aynı heyecanla adayların projelerini bekliyoruz” dedi.

Anadolu’nun Kadın Gücü yarışması hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz www.anadolununkadingucu.com web adresini ziyaret edebilirsiniz.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

İş Dünyasında Kadın İletişim Ağı Projesinin Lansmanı Gerçekleşti

$
0
0

KAGİDER koordinatörlüğünde, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen İş Dünyasında Kadın İletişim Ağı (Women Business Network W-BUN) projesi 33 ilden kadın girişimci derneklerinin başkanları ve temsilcilerinin katılımıyla Ankara’da anlatıldı.

Koordinatörlüğünü KAGİDER’in yaptığı KAİSDER ve BUİKAD paydaşlığında yürütülen, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen İş Dünyasında Kadın İletişim Ağı (Women Business Network W-BUN) projesinin lansmanı Ankara’da gerçekleşti. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk,Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Fatma Şahin, Ticaret Bakan Yardımcısı Gonca Yılmaz Batur, Dışişleri Bakanlığı AB Başkanlığı Proje Uygulama Daire Başkanı Bülent Özcan’ın konuşmalarıyla destek verdiği etkinlikte Van’dan İzmir’e uzanan Türkiye’nin 33 ilinden kadın girişimci derneklerinin başkanları ve temsilcileri buluştu.

Kadın girişimcilerin katma değerli üretim ve ihracat artışının öncüsü olmaları görüşüyle yola çıkan proje aynı zamanda katılımcı sivil toplum kuruluşlarının ve kadınların hizmet ve danışmanlık almaları, Ortaklıklar ve Ağlar Hibe Programı’nın küresel hedefine katkıda bulunmayı, politika ve karar alma süreçlerine daha aktif, demokratik katılım yoluyla sivil toplumun gelişimini hedefliyor. Kadınların iş dünyasında gerekli bilgilere ve iş pazarlarına ulaşmaları için etkin bir iletişim ağı içerisinde olmalarını amaçlayan İş Dünyasında Kadın İletişim Ağı (Women Business Network W-BUN) projesi küçük ve orta ölçekli bir çok kadın girişimcileri bir araya getirecek.

"Kadın Girişimciliği, Kadın İstihdamı İstediğimiz Seviyelere Ulaşacak"

Etkinlikte kadın girişimci derneklerinin başkanları ve temsilcileriyle buluşan Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk:“Kadın girişimciliği temel alan bu toplantıda hem farkındalığın artmasına hem de karşılıklı iletişimin gelişmesine büyük katkılar sağlayacağına inanıyorum. Burada yapılacak fikir ve bilgi alışverişiyle herkes için ufuk açıcı bir iklim oluşacak. Bu anlamda KAGİDER’in girişimciliği arttırma noktasındaki bütün çalışmalarını çok değerli buluyorum. Bu çalışmalarla inanıyoruz ki kadın girişimciliği, kadın istihdamı istediğimiz yüksek seviyelere ulaşacak” açıklamasında bulundu.

"Proje Toplumsal Cinsiyet Eşitliği İçin Tarihi Bir Dönüm Noktası Olacak"

Etkinlikte projeyle ilgili konuşan KAGİDER Başkanı Emine Erdem: “Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) olarak 17 yıldır kadının girişimcilikte, sosyal hayatta ve politikada güçlenmesi, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması hedefiyle çalışıyoruz.Kadınların sosyal ve ekonomik olarak güçlendirilmesi adına 17 yıllık tarihimizin en kapsayıcı ve en önemli projelerinden birinde yer almanın heyecanını yaşıyoruz. İş Dünyasında Kadın İletişim Ağı” projemizin, kadın girişimciliğinin güçlendirilmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliği hedefimizin gerçekleştirilmesi yolunda tarihi bir dönüm noktası olacağına inanıyorum. Bu inanç ve kararlılıkla hazırladığımız projemizin Avrupa Birliği ve devletimiz tarafından aynı inançla desteklenmesinden mutluluk duyuyoruz. Kamu ve özel sektörün kadın girişimcilerden ürün ve hizmet alması ülkenin ekonomik ve sosyal gelişimine katkı sağlayacağını ifade eden Erdem, Türkiye’nin her bölgesinde faaliyet gösteren iş kadını sivil toplum örgütleri arasında güçlü ve etkin bir dayanışmayı gerçekleştiren güçlü bir iletişim ağı olacaktır. Aynı zamanda kadın girişimciliğine dair kamuoyu yaratacak girişimler için de bir zemin niteğinde” dedi.

"STK'lar Kadınların Ekonomiye Katkı Sunmasında Büyük Önem Taşıyor"

Etkinlikte konuşan Ticaret Bakan Yardımcısı Gonca Yılmaz Batur: “Sivil toplum kuruluşlarımızın da kadınlarımızın ekonomiye katkı sunmasında çok önemli bir rol oynadığına inanıyoruz. Bu kapsamda; önde gelen sivil toplum kuruluşlarımızın el birliğiyle İş Dünyasında Kadın İletişim Ağı Projesi’ni hayata geçirmelerini çalışmalarımız için tamamlayıcı ve güçlendirici bir unsur olarak görüyoruz. Bu proje ile işkadınlarımızın güçlendiklerini, işlerinde başarıya ulaştıklarını ve diğer kadınlarımızın önünü açmak için çalıştıklarını görmekten büyük memnuniyet duyuyoruz. İş Dünyasında Kadın İletişim Ağı projesi katılım öncesi Avrupa Birliği mali yardımları altında desteklenen bir proje. Biz Avrupa Birliği başkanlığı olarak katılım öncesi mali yardımın genel koordinasyonundan sorumlu kuruluş olarak aynı zamanda Sivil Toplum Örgütlerine sağlanan desteklerle ilgili çalışmaları koordine eden kuruluş olarak bu projenin bir parçası olmaktan büyük onur duyuyoruz. Avrupa Birliği başkanlığı olarak özellikle projenin yürütülmesi ve bundan sonraki süreçte özellikle kamuyla diyalogun geliştirilmesi konusunda her türlü desteği bundan sonraki çalışmalarda da gerçekleştireceğiz.” dedi

"Kadın Girişimcinin Farkına Varmamış Ülkeler, Ekonomik Büyüme Potansiyelini Tam Anlamıyla Kullanamıyor"

Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Fatma Şahin: “Bu yönde ülkemizdeki kadın girişimcilerini desteklemek amacıyla 2002 yılından beri aktif olarak hizmet veren Kadın Girişimciler Derneğinin, herhangi bir kâr amacı gütmeden ve iş kurmak isteyen bayanlara destek sağlaması bu işin sadece devletin sorumluluğunda olmadığını, isteyen herkesin bu işe destek olabileceğinin en güzel kanıtıdır. Devletimizin, destek ve teşviklerini kadın girişimcilere de uygulaması, ülkenin potansiyelinden daha çok faydalanabilmeyi gözler önüne seren bir gerçektir. Çünkü Kadın girişimcinin farkına varmamış bir ülke, henüz tam anlamıyla ekonomik büyüme potansiyelini kullanamıyor, demektir. Siyaset alanında kadın aday kontenjanları nasıl ki demokrasimizi zenginleştiriyorsa, girişimcilikte kadınların özel olarak teşvik edilmesi de ekonomik ve sosyal kalkınmaya öyle zenginleştiriyor. Bu nedenle; kadın nüfusunun ekonomik faaliyetlere ve üretime katılmasının zamanı geldi ve geçiyor bile”

"Kadın Girişimciler Platform Sayesinde Büyüyecek"

İş Dünyasında Kadın İletişim Ağı projesinin hayata geçirilmesinde ilk adım olarak kurulan www.ticaretinkadinlari.com, sahip, teknik altyapısı güçlü, kapasitesi yüksek, işlevsel bir platformun kuruluşunu gerçekleştirdi. Web platformu, bu hibe programının hedefleriyle uyumlu olarak Türkiye’deki tüm girişimci kadın STK’larını, kadınların kamu ve özel sektörün mal ve hizmet satın almak için düzenlediği ihaleler alanında başarılı olabilmeleri, gerekli bilgilere ve pazarlara ulaşabilmeleri için güçlü bir araç niteliğinde olacak. Kurulan portal ile girişimci kadınlar tek bir çatı altında birbirlerini destekleme, ortak iş yapma ve girişimci kadınlar ile iş yapmak isteyen kurumlar bir araya gelecek.

"Projenin Yasa Tasarısı Haline Dönüşmesi Hedefleniyor"

Proje ile kamu sektörüyle müzakere edilecek bir tasarı için teklif sunulması, İş Dünyasında Kadın İletişim Ağı’nın katılımcı STK'ların ve kadınların hizmet ve danışmanlık almaları, ulusal ve uluslararası ölçekte mevcut diğer kuruluşların kapasitelerini geliştirmeleri hedefleniyor.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Ekonomide Kadın Eli Başarı Ödülleri Sahiplerini Buldu

$
0
0

Daha çok kadının iş hayatında olması için farkındalığı artırmayı hedefleyen Kadın Girişimciliğini Destekleme Zirvesi ve Ödül Töreni etkinliğinin ikincisi Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) Yönetim Kurulu Başkanı Celal Toprak’ın önderliğinde ve Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) İsmail Gülle’nin destekleri ile gerçekleştirildi.

İş, siyaset, sivil toplum ve medya dünyasının önde gelen isimlerini bir araya getiren Kadın Girişimciliğine Destek Zirvesi ve Ödül Töreni’nde kadın girişimciliğinde yeni arayışlar ve hedefler tartışıldı.

Zirvenin açılışında konuşan Celal Toprak, erkeklerin her zaman kolaylaştırıcı rolü üstlendiğini hatırlatarak, “Bu konudaki başarı oranımızı zirvemiz süresince öğrenmiş olacağız” dedi. Etkinlik katılımcılarına teşekkür eden Celal Toprak, ekonomide kadın çağı denilen bir sürece girildiğini ifade ederek, “Ekonomimizdeki bu yeniçağdan dolayı çok mutluyum. Nedeni ise; biz erkekler olarak kendi çağımızda pek mutlu olamadık. Kadın çağını heyecan içerisinde bekliyorum” dedi.

Ekonomide Kadın Eli sloganıyla düzenlenen Kadın Girişimciliğine Destek Zirvesi ve Ödül Töreni kapsamında ‘Kadın Girişimciliğinde Yeni Arayışlar’ paneli de gerçekleştirildi. Panelde Beko Satış Direktörü Arel Atakol, Hepsiburada Girişimci Kadınlar Proje Direktörü Duygu Aktaş, Moleküler Biyolog-Sentromer DNA Teknolojileri Kurucusu ve KAGİDER Üyesi Pınar Akalın, TOBB İstanbul Genç Girişimciler Kurulu Üyesi ve Teksan Jeneratör Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Ebru Ata Tuncer ile Pasta-Ekmek Şefi Sevilay Gök kadının ekonomi içerisindeki yeri ve girişimcilik projelerine ilişkin konuşma yaptılar.

İşte Ödül Alan İsimler ve Kategorileri

İş dünyası, STK’lar, akademisyenler, yerel yönetim ve gazetecilerden yoğun ilgi görenKadın Girişimcileri destekleme Zirvesi’nde 27 kategoride ödüller dağıtıldı.

KategoriÖdül Alan İsimler
Öncülük Eden Başarı Ödülüİstanbul Akvaryum İcra Kurulu Üyesi ve Akvaryum Genel Müdürü Dilek Çapanoğlu
Kadın Girişimciliğine Destek ÖdülüGirişimci Akademisi Kurucusu Şebnem Kalyoncuoğlu Ünlü
Marka Yönetimi Lideri ÖdülüArnica Yönetim Kurulu Başkanı Senur Akın Biçer
Turizmde Başarı ÖdülüTürkiye Otelciler Birliği Başkanı Müberra Eresin
Kadına En Yararlı Sivil Toplum Kuruluşu ÖdülüYönetim Kurulunda Kadın Derneği Başkan yardımcısı ve yönetim kurulu üyesi ve TAT Gıda CEO’su Arzu Aslan
Anadolu’da Değer Katan Kadın Girişimci ÖdülüGözüküçük Makina Yönetim Kurulu Başkanı Zuhal Gözüküçük
İletişimde Başarı ÖdülüWomen TV Kurumsal İletişim Direktörü Gülcan Tuğ
Ekolojiye Katkı ÖdülüEkoteks Laboratuvar ve Gözetim Hizmetleri Yönetim Kurulu Başkanı Nilgün Özdemir
Kırsal Tarımda Başarı ÖdülüGirişimci Mardinli Şef Ebru Baybara Demir
Kadına Değer Katan Şirket ÖdülüAccor Hotels Turkey Yetenek ve Kültür Müdürü Canan Töre Petekçi
Startup ÖdülüNanomik Kurucusu Buse Berber Örçen
Sanata Değer Katan Başarı ÖdülüMAJİ Luxury Art Gallery & Event Gaye Donay
Sosyal Girişimci Kadın Ödülüİnci Bankoğlu Eğitim ve Kültür Vakfı Kurucusu Fatma İnci Bankoğlu
Anadolu’da Markalaşan Başarı ÖdülüKebo Gıda AŞ. Yönetici Ortağı Çiğdem Kıral
Fark Yaratanlar Başarı ÖdülüDemirtaş Organize Sanayi Bölgesi Sanayici İşinsanları Derneği’nin (DOSABSİAD) Nilüfer Cevikel
Yurtdışında Ülkemize Değer Katan Başarı ÖdülüMedyafors Fuarcılık Yönetim Kurulu Üyesi Ferzan Erem Escobedo
Kadınlara Değer Katanlar Başarı Ödülüİstanbul Kadın Akademisi Platformu Başkanı Semra Aydın Avşar
Girişimcilikde En İyi Rol Model ÖdülüSilk&Cashmere Kurucusu ve CEO’su Ayşen Zamanpur
Sosyal Etki Başarı Ödülüİstanbul Social Enterprise Hakan Elbir ve Kerem Okumuş
Girişimcilik ÖdülüBigchefs Kurucusu Gamze Cizreli
Denizde Başarı ÖdülüBIMCO Yönetim Kurulu Başkanı/TURMEPA Yönetim Kurulu Başkanı Şadan Kaptanoğlu
Yurtdışında Değer Yaratan Marka ÖdülüBeta Tea Bölge Müdürü Fatma Uğur Ersöz
Anadolu’da Fark Yaratan Kadın ÖdülüCevahir Han Yönetim Kurulu Başkanı Asuman Yazmacı
Öncülük Eden Başarı ÖdülüİSPARK Pazarlama ve Kurumsal İlişkiler Müdürü Derya Atacan
Kadın Girişimciliğine Destek Özel ÖdülüAsuman Kurt
Kadın Girişimciliğine Destek Özel ÖdülüPeyker Şimşek
Tarımsal Kalkınmada Kadın ÖdülüHediye Akcan

Haberimizi kadın okurlarımız başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Kimse Yemez Denilen Meyveye Talep Üstüne Talep Geliyor

$
0
0

Fransa'da geçirdiği beyin kanaması sonucu bir dönem sağ tarafı felç olan gurbetçi Ayten Çot, şifa niyetine tattığı "goji berry" meyvesinin hem üreticisi hem de ihracatçısı oldu.

Antalyalı Ayten Çot, 2008'de Fransa'da geçirdiği beyin kanaması sonucu 15 gün komada kaldı. Sağ tarafı felç olan Çot, gördüğü tedaviyle 6 ay sonra sağlığına kavuştu. Hastalığında şifa niyetine tattığı goji berry meyvesinin üretimini yapmaya karar veren Çot, bitkinin üretimini öğrenmek için Tibet'e gitti. Çevresindekilerin olumsuz cümlelerine kulak tıkayan Çot, meyvenin üretiminden hasadına kadar olan süreci takip ettikten sonra Türkiye'nin de bitkinin üretim koşullarına uygun olduğunu gördü ve bunun üzerine kolları sıvadı.

İhracatçı bir Fransız firmasıyla görüşen Çot, yapılan anlaşma sonrası Niğde'de bir bahçeye ilk goji berry fidanlarını dikti. Üretimden ve hasılattan memnun kalan Çot, Türkiye'nin değişik bölgelerinde goji berry bahçeleri kurdu. Türkiye'de halk arasında "kurt üzümü" olarak da bilinen goji berry yetiştiriciliği yapmak isteyen üreticilerle deneyimlerini paylaşan ve fidan desteği de sağlayan Çot, sağlık yönünden faydalı olduğuna inandığı meyveyi herkesinin tatması için üretiminin yaygınlaşmasına katkı sunuyor.

Felçli olduğu dönemde çevresindekilere muhtaç olan, herkesin neredeyse kendisinden umudunu kestiği Çot, artık ailesinin ve çevresindekilerin gururu haline geldi.

"Türk Çiftçisi İçin Alternatif Bir Ürün, Maliyeti Düşük, Getirisi Çok Yüksek"

Antalya'nın Korkuteli ilçesindeki bahçesinde işçileriyle hasat yapan Çot, AA muhabirine, hastalığı sonrası hayata adeta yeniden başladığını söyledi. Geçirdiği rahatsızlık sonucu tanıştığı goji berry bitkisinin hayatını tümden değiştirdiğini aktaran Çot, şöyle konuştu: "Goji berry'yi ilk getirdiğimde 'Bu ne böyle, hiç kimse bunu bilmez, yetiştirmez, yemez' gibi tepkiler aldım. Yılmadan, usanmadan tanıtmaya, anlatmaya ve yemeye devam ettim. Gojy berry, Türk çiftçisi için alternatif bir ürün. Yetiştirmesi ve bakımı kolay. Maliyeti düşük ve getirisi çok yüksek. Biz üretmekten daha çok ürettiriyoruz, ihraç ediyoruz. Üreticimiz kaç dönüm yapacağını, kaç kişi çalıştıracağını kendisi belirliyor. Meyveyi kuru olarak bize satıyorlar. Fidanlığımız ve kendi örnek arazimizde sezonluk işçi çalıştırdığımız gibi devamlı işçilerimiz de var. Kuru meyve ihraç ettiğimiz Fransız firmaya FOB olarak teslim ediliyor. Yani direkt üretim yerinden teslim ediliyor. Temsil ettiğim Fransız firma Avrupa geneline kuru meyve ve çerez dağıtımı yapan büyük bir şirket. Yeterli üretim olmadığından dolayı Fransa'nın talebini zor karşılıyoruz. Şimdilik Almanya, Hollanda ve İsveç'ten gelen talepleri değerlendiremedik." 

AA kaynaklı haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Türkiye'nin Kadın Girişimcisi Yarışması'nın Kazananları Ödüllerini Aldı

$
0
0

Garanti BBVA’nın Ekonomist Dergisi ve Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) iş birliğiyle düzenlediği Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması’nın 13.sü gerçekleştirildi. Yarışmanın 2019 yılı kazananları açıklandı.

Alanında ilk olan, her yıl yoğun ilgi gören “Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması” 13. yılını geride bıraktı. 28 Kasım’da Hilton Bomonti’de düzenlenen tören ile ‘Türkiye’nin Kadın Girişimcisi’, ‘Türkiye’nin Yöresinde Fark Yaratan Kadın Girişimcisi’, ‘Türkiye’nin Gelecek Vaat Eden Kadın Girişimcisi’,‘Türkiye’nin Kadın Sosyal Girişimcisi’ ödülleri sahiplerini buldu.

Geleceğe güvenle bakan ve hem birbirlerine hem de kendilerinden sonra gelecek girişimcilere ilham olan kadınlardan oluşan güçlü ve büyük bir platforma dönüşen yarışmada,

  • GÜLSHA markasının yaratıcısı Gülşah Gürkan Türkiye’nin Kadın Girişimcisi,
  • Eray Plastik girişimiyle Müzeyyen Erakuman Türkiye’nin Yöresinde Fark Yaratan Kadın Girişimcisi,
  • Denebunu kurucusu Duygu Akbudak Türkiye’nin Gelecek Vaat Eden Kadın Girişimcisi,
  • Es Kariyer kurucusu Esra Odabaşı ise Türkiye’nin Kadın Sosyal Girişimcisi ödülünü kazandı.

Ödül töreninde yaptığı konuşmada girişimcilik konusunun Garanti BBVA’nın stratejik öncelikleri arasında yer aldığını ve bugüne kadar bu alanda pek çok çalışmaya imza attıklarını ifade eden Garanti BBVA Genel Müdürü Recep Baştuğ, Türkiye’de kadın girişimciliği bütünsel bir yaklaşımla ayrı bir program olarak ele alan ilk özel banka olduklarının altını çizdi. Baştuğ sözlerine şöyle devam etti: “Güncel veriler, Türkiye’de 133 bin civarının kadın girişimci olduğunu söylüyor. Bu, ülkemizdeki tüm girişimcilere bakıldığında %9 gibi bir orana denk geliyor. 2000’li yılların başında ise bu oran %5 civarındaydı. Gözlemlediğimiz bu yükseliş hepimiz için umut verici olsa da kat etmemiz gereken yol hala çok uzun. Buradan hareketle, kadın girişimciliği çalışmalarına aralıksız devam edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Garanti BBVA olarak da her zaman, ‘daha fazla neler yapabiliriz’ diye kendimize soruyor, durmaksızın çözümler üretiyoruz. Yıllar önceki çıkış noktamız, güçlü bir ekonomik yapının eşit fırsatlara sahip bireylerle gerçekleşeceğine olan inancımızdı. Bu doğrultuda atılacak en önemli adımın da kadınların iş hayatındaki varlığı ve görünürlüğünün artması olduğunu her geçen yıl daha net gördük. Bu vizyonla, uzun yıllardır sektörde liderlik yaparak, kadın girişimciliği finansman, eğitim, cesaretlendirme ve yeni pazarlara açılmayı kapsayan 4 ayaklı bir program olarak ele alıyoruz. Tüm bu çalışmalarımızın bir yandan da BM tarafından kabul edilen Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne hizmet etmesi ayrı bir mutluluk kaynağı. Bugün burada birlikte olma sebebimiz ise bu gurur verici tablonun önemli bir parçası. Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması sadece bir ödül programı değil. Geleceğe umutla ve güvenle bakan, birbirinden güç alan kadınlardan oluşan büyük bir platform. Yıllar içinde gelişimine şahit olduğumuz ve tüm ülkeye yayılan girişimcilik hikayeleri bizim için birincil motivasyon kaynağı. Sadece yarışmayı kazanan kadın girişimcileri değil, yarışmaya başvuru yapmış tüm kadınları cesaretleri için gönülden kutluyor; 13 yıldır birlikte yol aldığımız Ekonomist Dergisi’ne ve KAGİDER’e bizimle bu heyecanı paylaştıkları için teşekkür ediyorum.”

Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması ile ilgili değerlendirmede bulunan KAGİDER Yönetim Kurulu Başkanı Emine Erdem;“Türkiye’de girişimci olmak çok zor bir şey. Finansman kaynaklarına ve bilgiye erişmek, bağlantılar kurmak, ekonomideki ve kurlardaki dalgalanmalarla baş etmek ve ayakta kalıp yoluna devam etmek hiç kolay değil. Bu erkek girişimciler için zor bir şey. Ama kadın girişimcilere geldiğinizde bu zorlukları en az üçle çarpmanız gerekiyor. Çünkü işin içine kültürel ön yargılar, ev işleri ve çocuk bakımı, kadının toplum içinde itildiği ikincil rol geliyor. Bir başka ifadeyle toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin sonuçları işin içine giriyor. Dolayısıyla, erkek konuklarımız kusura bakmasınlar ama kadın girişimcilerin başarısı çok değerli. Girişimcilik neden önemli? Çünkü dünyanın her yerinde ekonomiler girişimcilerin, girişimci ruhun ve onun getirdiği yenilikçiliğin omuzlarında yükseliyor. Bu girişimcilik dalgası, bu dinamizm ve KOBİ’ler olmazsa, ekonomiler sadece başarıya doymuş büyük kurumsal şirketlerle yoluna devam edemez. Türkiye ekonomisi de aynı temeller, dinamikler üzerinde yükseliyor. Ve özellikle kadınların bu alandaki potansiyellerini gerçeğe dönüştürmezsek ülkemizin sürdürülebilir kalkınması ve refahı da gerçekleşmez. Kadın girişimcileri desteklemek, burada verilen ödüller, karşımıza çıkan ilham verici başarı öyküleri bu yüzden önemli.”

Ekonomist Dergisi Yayın Yönetmeni Talat Yeşiloğlu ise “Ekonomist, Garanti BBVA ve KAGİDER olarak güçlerimizi birleştirdik ve kadın girişimci oranını ikiye katlanmasına katkı yaptık. Eğer kadın girişimciler de kendi aralarında daha fazla işbirliği yaparsa, kadın girişimci oranı yükselmeye devam edecek ve ekonomide beklentilerin üzerinde bir büyüme olanağı yakalayabileceğiz” dedi.

 

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Kız Kardeşim Projesi, 10 Bin Kadını Girişimciliğe Hazırlayacak

$
0
0

Coca-Cola Türkiye, TOBB, Habitat Derneği veİTÜ işbirliği ile hayata geçen Kız Kardeşim Projesi sağladığı eğitimler ile kadınları girişimciliğe hazırlamaya devam ediyor. Bugüne kadar 20 bin kadına destek olan Kız Kardeşim Projesinde 2020 yılında 10 bin kadına ulaşılması hedefleniyor.

Kız Kardeşim Projesi kapsamında yerel lezzetler üzerine çalışan girişimci kadınların desteklenmesi amacıyla hayata geçirilen Yerel Lezzet Girişimciliği Destek Programı kazananları düzenlenen toplantı ile tanıtıldı. Toplantıda belirlenen kriterlere göre iş geliştirme hibesi almaya hak kazanan 11 girişimci kadına Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Coca-Cola Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Bölgesi Başkanı Evguenia Stoichkova, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca ve Habitat Derneği Başkanı Sezai Hazır tarafından ödül verildi.

Program kapsamında restoran sahibi olan 29 ilden 114 girişimci kadının başvuruları değerlendirildi. 29 ilde yapılan ön değerlendirmeler sonucunda işletmesinde en fazla 5 kişiyi istihdam eden ve işini büyütmeyi hedefleyen 27 girişimci işletme sahibi kadın, İstanbul’da üç gün süren Yerel Lezzet Kampı’na davet edilerek hızlandırıcı eğitimlere katıldı. Eğitimlerin sonunda düzenlenen final jüride Diyarbakır, Muğla, Konya, Denizli, Elazığ, Nevşehir, Şanlıurfa, Sinop, Kırklareli, Kayseri ve Mersin illerinden hibe alma kriterlerine göre en yüksek puanları alan 11 girişimci kadın, iş geliştirme hibesi almaya hak kazandı. Girişimcilik hibesi almaya hak kazanan girişimcilere ödülleri 5 Aralık 2019’da İstanbul Teknik Üniversitesi Maslak Yerleşkesi’nde gerçekleştirilen toplantıda düzenlenen ödül töreniyle takdim edildi.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu toplantıda yaptığı konuşmada, TOBB olarak kadınların ekonomideki ağırlıklarını artırmak için çok sayıda proje gerçekleştirdiklerini söyledi.Hisarcıklıoğlu, “Bu projelerin başarıya ulaşmasında 81 ildeki TOBB Kadın Girişimci Kurullarımızın katkısı çok büyük. Yerel Lezzetler Yarışıyor Programı ile de Anadolu kadınlarının kurup işlettiği restoranların görünürlüklerini ve marka değerlerini artırmak istiyoruz. Bu yarışmaya başvuran kadın girişimciler işletme becerileri ve liderlik özelliklerine göre değerlendirildiler. TOBB Kadın Girişimci Kurullarımız yarışmayı illerinde duyurdular ve yarışmaya katılan kadınlara mentorluk yaptılar. Bu yarışmada odağın Türk mutfağında olmasını da ayrıca anlamlı buluyorum. Dünyanın en zengin mutfaklarından birine sahibiz. Ama elimizdeki bu zenginliği ticari gelire çevirme konusunda kat etmemiz gereken uzun bir mesafe var. Yunanistan ve İspanya’ya giden ortalama bir turistin her 100 dolarlık harcamasının 12’si yeme içme sektörüne gidiyor. Türkiye’de ise bu oran sadece 6 dolar. Elindeki ürünü doğru pazarlayan fırsatı değerlendiriyor. Ödül alan restoranların sahipleri satış ve pazarlama konusunda bir dizi eğitime alınacak. Dereceye giren kadın girişimcilerimizin bu yarışma sonunda öğrendikleriyle restoranlarını birer marka haline getirmelerini umut ediyorum. Yarışmayı birlikte düzenlendiğimiz ortaklarımız Coca-Cola Türkiye, İstanbul Teknik Üniversitesi ve Habitat Derneği’ne de teşekkür ederim.” dedi.

Kız Kardeşim Projesi 2020’de 10 Bin Kadına Ulaşacak

Coca-Cola Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Bölgesi Başkanı Evguenia Stoichkova programa ilişkin olarak şunları söyledi: “Coca-Cola olarak; kadınların küresel ekonomiyi şekillendirmede dönüştürücü bir rol oynadığına inanıyor; bu inançla kadınların kariyer yolculuklarında ilerleyebilmeleri için gelişimlerine destek veren pek çok proje gerçekleştiriyoruz. 2015’te başlattığımız Kız Kardeşim Projesi’yle bugüne kadar yaklaşık 20 bin kadına ulaştık. Yerel Lezzet Girişimciliği Hibe Programı ileprojenin daha da büyüyerek etki alanını genişletmesi bizim için büyük bir gurur kaynağ oldu..Yerel Lezzet Girişimciliği Hibe Programı, bizim için ayrı bir yere sahip çünkü bu programla kendi ekosistemimizdeki kadınlara doğrudan destek olabiliyoruz. 2020’de Kızkardeşim eğitimleri ile 40 ilden 10 bin kadına ulaşmayı hedefliyoruz. Gelecekte de projelerimiz ile kadınların ekonomik hayata katılım konusunda gerekli bilgi ve becerilerle donatılarak yerel kalkınmada aktif rol almalarını desteklemeyi sürdüreceğiz.”

İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca, kadınların ekonomik hayata katılmasının Türkiye’nin büyüme ve gelişmesi açısından önemli olduğunu belirterek, “Yerel Lezzet Girişimciliği Destek Programı yerel lezzetlerin kalite standardının korunmasının ve geliştirilmesinin yanı sıra, girişimci kadınlara da önemli bir fırsat tanıyor. Dünyada kadın ruhunun egemen olacağı yakın gelecekte, kadınların ekonomik konumlarının güçlenmesi ve ekonomik kalkınmada aktif rol almalarına İTÜ olarak katkı sağlamaktan büyük mutluluk duyuyorum” diye konuştu.

Kadın Girişimcileri Desteklemeye Devam Edeceğiz

Toplantıda konuşma yapan Habitat Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sezai Hazır, “Kadınların ekonomik yaşamda aktif bir şekilde rol alması gerektiğine inanıyoruz ve bu doğrultuda gerçekleştirdiğimiz çeşitli projeler ile kadınlara destek veriyoruz. 2018 yılından bu yana 45 ilde proje ortaklarımız ve gönüllülerimizle yürüttüğümüz Kız Kardeşim Projesiyle kadınların ekonomik hayata katılımı konusunda gerekli bilgi ve becerilerle donatılarak toplumsal ve ekonomik konumlarının güçlenmesi ve ekonomik kalkınmada aktif rol almaları için desteklenmesi amacıyla 20 binden fazla kadına gönüllü eğitmenlerimiz aracılığıyla finansal bilinç, uygulamalı temel finans, dijital okur-yazarlık, ebeveyn ve bilgi güvenliği ile mülteciler için girişimcilik eğitimlerimizi ulaştırdık. Türkiye’nin 13 ilini dolaşarak 5 bin km’den fazla yol yapan Kız Kardeşim Gezici Eğitim Tırımız ile daha fazla kadının bu eğitimlerden yararlanmasını sağladık. Kız Kardeşim Projesi kapsamında bu yıl ilk defa düzenlediğimiz Yerel Lezzet Hibe Programı ile yereldeki girişimci kadınları desteklemeyi ve girişimci olmak isteyen kadınlara ilham vermeyi amaçlıyoruz. Bu kapsamda 11 ilden 11 kadını toplam 275.000 TL’lik hibe ile destekliyoruz. Yeni dönemde bu eğitimlerimizi yaygınlaştırarak, kadınlarımızın girişimcilik ekosisteminde aktif bir rol oynamasını desteklemeye devam edeceğiz.” dedi

Kız Kardeşim Projesi Bugüne Kadar Yaklaşık 20 Bin Kadına Ulaştı

2015 yılında hayata geçirilen Kız Kardeşim Projesi, Türkiye’de bugüne kadar 30 ilde yaklaşık 20 bin kadının kendini geliştirerek toplum içinde daha aktif rol almasına destek oldu. Kadınların ekonomik kalkınmada etkin rol almalarının sağlanması, ekonomik hayata katılım konusunda gerekli bilgi-becerilerle donatılarak toplumsal ve ekonomik konumlarının güçlenmesinin amaçlandığı Kız Kardeşim Projesi ile 2020 yılında 40 şehirde 10 bin kadına daha ulaşılması hedefleniyor. Kız Kardeşim Projesi kapsamında kadınlara girişimcilik, dijital okuryazarlık, bireyler için finansal bilinç ve uygulamalı temel finans eğitimleri veriliyor. Yıl boyunca süren eğitimlerle kadınların kişisel mali kaynaklarını doğru yönetebilmeleri ve temel finansal hizmetleri tanımaları, girişimci ve girişimci adaylarının küçük ve orta ölçekli işletmelerde temel finansal operasyonlarını verimli yönetebilmeleri, dijital okuryazarlık ve internet güvenliği konularında farkındalıklarının artması amaçlanıyor.

2020 Yılında Kız Kardeşim Müfredatına Sıfır Atık İçerikleri Giriyor

Kız Kardeşim Projesi’nin müfredatına sıfır atık içerikleri de eklendi. Kız Kardeşim Projesi gönüllü eğitmenleri, yıl içinde talep eden girişimcilere ve girişimci adaylarına; denizlerin önemi ve korunması, denizlerin nasıl kirlendiği, atıkların ayrıştırılması ve sıfır atık felsefesi konularında eğitimler verecek.

Kız Kardeşim Projesi Festivallerle Üniversite Öğrencilerine Ulaşacak

Kız Kardeşim Projesi 2020 yılında girişimcilik ruhunu üniversiteli kadınlara taşıyacak. Düzenlenecek festivaller kapsamında girişimcilik potansiyeline sahip üniversite öğrencilerine yönelik Kız Kardeşim Seminerleri yapılarak öğrencilerin girişimcilik alanında bilgilendirilmeleri sağlanacak. Kadınların ekonomik hayata katılımı ile ilgili çalışmalar ve araştırma sonuçlarının paylaşılacağı seminerlerde Kız Kardeşim Projesi kapsamında eğitim alan başarılı girişimci kadınlar hikâyelerini öğrencilerle paylaşacak.

Yerel Lezzet Girişimciliği Hibe Programı'nın Kazanan Girişimcileri
Şehirİsimİşletme Adı
DenizliTennur ÇıldırAkyayla Kahvaltı Evi
DiyarbakırÇimen BalsakYadê
ElazığGülsen KırkılGülsen'in Mutfağı
KayseriHatice Kayaİkinci Bahar
KırklareliJülide BaşkurGusto Celepoğlu Konağı
KonyaSeyhan TaşbaşıMabeyn Köşkü
MersinRuşen ÇetinerBikase Lokantası
MuğlaTuğba YılmazSarmabahçe Ev Yemekleri
NevşehirNermin UlkatHalil İbrahim Sofrası
SinopEmine ÖzkanBoncuk Yufka ve Mantı
ŞanlıurfaFeride CandemirEvimdeyim Ev Yemekleri

Kız Kardeşim Projesi projesi hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz www.kizkardesim.net web adresini ziyaret edebilirsiniz.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

WTECH, Türkiye'nin Dijitalde İlk Teknoloji Proje Pazarını Kurdu

$
0
0

Teknolojide Kadın Derneği (Wtech), özel sektör, kamu ve melek yatırımcılar ile STEM alanında okuyan öğrencileri dijital ortamda buluşturacak ve adeta bir pazar yeri mantığıyla çalışacak “Wtech Platform”u hayata geçirdi.

Teknoloji sektöründe çeşitliliği artırarak hızla ilerleyen dönüşümün insanlığın lehine olmasını hedefleyen Teknolojide Kadın Derneği (Wtech), bu kapsamda ilk büyük etkinliğini düzenledi. “Human Diversity in Technology” adı verilen etkinlik Vodafone Business ana sponsorluğunda gerçekleştirildi. Teknolojide Kadın Derneği Başkanı Zehra Öney’in ev sahibi olduğu etkinliğe; Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır yanı sıra, aralarında Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Bakiler Şahin, Microsoft Türkiye CEO’su Murat Kansu ve Alarko Holding Yönetim Kurulu Üyesi Leyla Alaton gibi isimlerin olduğu çok sayıda yerli ve yabancı şirketin üst yöneticileri panelist olarak katıldı.

Etkinliğin açılışında konuşan Teknolojide Kadın Derneği Başkanı Zehra Öney; dernek olarak çok kısa sürede oldukça önemli çalışmalara imza attıklarını vurguladı. Yapay zekanın gittikçe hakim olacağı geleceğin dünyasında, kadının titiz çalışması ve detaycı bakış açısıyla iş süreçlerinde yer almamasının, negatif sonuçları olacağını söyleyen Öney, “Çeşitlilikle zenginleşen ve bireylere eşit fırsatlar sunan; aynı zamanda da teknolojiyi doğru yönetebilen bir gelecek yaratmak, bugünü doğru planlamaktan geçer” dedi. Sadece Türkiye’de değil, dünyada da teknoloji sektöründe insan ve kadın çeşitliliğinin artması için çalışacaklarını söyleyen Öney, “Öncelikle Wtech Akademiyi hayata geçirdik. Akademinin şekillenmesi, doğru ve odaklı bir hizmet verilebilmesi adına pilot çalışmalarla başladık. Üyelerimizin eğitim içeriği ve eğitim başlığı katkıları ile Wtech Akademinin içini zenginleştirip, daha da büyük bir hale getirmeyi planlıyoruz.” dedi ve şu an itibariyle 2 pilot projenin Şanlıurfa ve İstanbul’da devam ettiğini hatırlattı. 2020 yılında akademiyi büyüterek tüm Türkiye’ye yaymak ve gençleri yeni dünyanın yeni mesleklerine hazırlamak istediklerini dile getiren Öney, “Şu an 30 milyon istihdamın 245 bin 500’ü teknoloji istihdamı ve bunun içinde de sadece 24 bin 500’ü kadın çalışan. Yani teknoloji sektörü profesyonellerinin yüzde 10’u bile kadın değil. Hedefimiz; Türkiye’nin küresel ölçekte gelişmiş 13 ülke arasında yer alması açısından teknoloji çalışanı sayısını 1 milyona, teknolojide kadın sayısının ise 200 bin civarına önümüzdeki 5 yıl içinde çekmek. Teknoloji ile insan uyumunu yakalayan ülke geleceği yönetecek ve söz sahibi olacak.” dedi.

Teknolojide Açık Pazar Yeri: Wtech Platformu

Etkinlikte, Teknolojide Kadın Derneği’nin en önemli projelerinden biri olan Wtech Platformu’nun da duyurusunu yapan Öney, “Teknolojide Kadın Derneği olarak teknolojide çeşitliliğin önemini her fırsatta vurguluyoruz. Kurduğumuz platform ile bu çeşitliliği yakalayarak teknoloji ve insanı birleştireceğiz. İçerikler arttıkça yeni yetenekler ve rol modeller ortaya çıkacak. İlerleyen dönemlerde yapay zeka ve BOT uygulamaları ile portali daha iddialı bir hale getireceğiz. Platform; Özel Sektör, Kamu, öğrenciler ve Melek Yatırımcıların projelerini paylaşacağı bir pazaryeri olacak. Hedefimiz 2021 yılında 300 proje ve 2 milyon CV. Tüm proje sahiplerinin, kendi markalamaları ile sayfalarını açacağı ama portal kanalıyla Dernekle iletişim halinde olacakları ve öğrencinin veya iş arayanın daha rahat bir şekilde fırsat ve faydalara erişebileceği bir platform hedefliyoruz. Aslında teknoloji ve insanı birleştiren bir portal olmasını amaçlıyoruz. Zamanla, portale gelen yeteneklerin rol modellerle birleşecekleri, aynı zamanda kariyer alanında kendilerini ifade edebilecekleri çok önemli bir projeyi hayata geçirmiş olacağız. Platformda Wtech Akademi’nin eğitimlerinin de olmasını hedefliyoruz” dedi

Teknoloji ve Kadın Endeksi Geliyor

Ana odak alanlarından birinin de araştırma olduğunun altını çizen Öney; “Türkiye’de insan ve teknoloji; teknoloji ve kadın endeksleri” adlı bir çalışmayı başlattıklarını söyledi. Endeksin ilk sonuçları 2020 yılı mart ayında açıklayacağını vurgulayan Öney, “Bu çalışmayı bu alanda çalışan ve bize üye olan çok değerli araştırma şirketi ile birlikte gerçekleştireceğiz. Öte yandan üniversite yapılandırmalarımızı da tamamlayarak, 2020 içerisinde tüm Üniversitelerde minimum 30 adet Wtech Talks’u gerçekleştirmeyi planlıyoruz” diye konuştu.

“Wtech’in Enerjisi Ulusal Hedeflere Katkı Sunacak”

Etkinliğin açılışında konuşan T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır ise milli teknoloji hamlesinin önemine dikkat çekerek özellikle gençlerin dijital dönüşümde doğru yönlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Kaçır, “Wtech’in kuruluş misyonu, teknoloji ve insan odaklı olduğu için ulusal hedeflerimizle örtüşüyor. Çok desteklenen ve çok büyük bir enerjiyle ilk yılını tamamladı. Önümüzdeki yıl, yaptığı çalışmaların ulusal hedeflerimize önemli katkılar sağlayacağına inanıyoruz” dedi.

Vodafone olarak kadın temsiliyetini ön planda tutan etkinliklere destek vermeyi öncelikleri arasında tuttuklarını ve Wtech’in çalışmalarını da bu bağlamda desteklediklerini belirten Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Bakiler Şahin ise şöyle konuştu: “Kadınların değiştirme ve dönüştürme gücünün, iş dünyasında müthiş farklar yaratığına inanıyoruz. Önyargıların bir kenara bırakılması ve ülke ekonomisinin büyümesi için çeşitliliğin sunduğu avantajlardan tam anlamıyla yararlanılmasını, bir tercih değil, gereklilik olarak görüyoruz. Vodafone Grubu olarak hedefimiz; 2025’e kadar kadınlar için dünyanın en iyi işvereni olmak.",

Teknolojide Kadın Derneği (Wtech) ve Wtech Platformu hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz www.teknolojidekadin.orgweb adresini ziyaret edebilirsiniz.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.


Kadınlar Birbirini Desteklemeli, Erkekler Ön Yargılarını Değiştirmeli

$
0
0

Gayrimenkulde Kadın Liderler Platformu'nun öncülüğünde, Türkiye’deki gayrimenkul sektöründe çalışan kadınlara yönelik yapılan ‘Maskülen Sektörde Kadın Olmak" araştırmasının sonuçlarının açıklandığı toplantıda düzenlenen panelde ‘Gayrimenkul’de Kadının Geçmişi, Bugünü ve Geleceği’ konuşuldu.

Türkiye’deki gayrimenkul sektöründe çalışan kadınlara yönelik yapılan ‘Maskülen Sektörde Kadın Olmak‘ araştırmasının sonuçları GKL Sohbet toplantısında açıklandı. Araştırma; ULI Türkiye (Urban Land Institute) çatısı altında ve WLI Türkiye (ULI’ın uluslararası kadın liderler inisiyatifi) kolu olarak kurulan, sektörün önemli STK’larını kadın başlığı altında bir araya getiren ve sektörün lider kadın çalışanlarından oluşan Gayrimenkulde Kadın Liderler Platformu adına ERA Research & Consultancy ve XSights Araştırma & Danışmanlık tarafından toplam dört aşamalı bir araştırma serisi olarak tamamlandı.

GKL Araştırma ve Bilgi Yönetimi Proje Grubu adına Elvan Oktar ve Buket Hayretçi tarafından sunumu yapılan araştırmaya göre; gayrimenkul sektöründe çalışanların yüzde 29'unu kadınlar oluşturuyor ve sektördeki kadınların yüzde 56'sı evli ve çalışan kadınların yüzde 74'ü bir çocuk annesi. Kadınların yüzde 84’ü lisans veya lisansüstü eğitime sahip. Araştırmanın alan bazındaki sonuçlarına göre, kadınların yüzde 22’si satış ve pazarlama departmanında çalışırken; proje geliştirme ve uygulama departmanlarında çalışanların oranı ise yüzde 29 olarak tespit edildi. Üst yönetimde çalışan kadın oranı yüzde 15 olurken, ankete katılan kadınların yüzde 53’ü 6 yıldan uzun süredir gayrimenkul sektöründe görev yaptıklarını belirtmişler.

İş Hayatında Kadın – Erkek Dengesini Yakalamak İstiyoruz

Toplantının açılış konuşmasını yapan GKL Başkanı Neşecan Çekici,“Amacımız gayrimenkul sektöründe kadın istihdamını ve etkinliğini artırmak, kadınları yönetim kademesine yükseltmek. Bunun için somut çözüm önerileri getirmek amacındayız. Bu bizim en önemli motivasyonumuz. Bunun için de platformun farkındalığına ihtiyacımız var. Kadın-erkek dengesini iş hayatında yakalamak istiyoruz. Daha doğrusu şu anki dengesizliği ortadan kaldırmak için buradayız. İş hayatında denge ve cinsiyet çeşitliliği olduğu zaman şirketin karlılığı artıyor, hisse senetleri değer kazanıyor, yatırımcı güveni, müşteri ve çalışan memnuniyeti artıyar, firma imajı yükseliyor. Yetenek yönetimi üzerinden eşit fırsatlar sunulmadığı takdirde şirketler sarsılıyor. Denge ve birliktelik ile bu platformun bir farkındalık yaratmasını amaçlıyoruz. Sektörümüzde ekonomik katma değer yaratmak için güçlü adımlarla yolumuza devam ediyoruz.” şeklinde konuştu.

Açılış konuşması ve raporun açıklanmasının ardından düzenlenen panelde ‘Gayrimenkul’de Kadının Geçmişi, Bugünü ve Geleceği’ konuşuldu. Krea Gayrimenkul ve Optylon Krea Şirketlerinin Kurucu Ortağı ve Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Kodal’ın moderatörlüğünde gerçekleşen panelde XSIGHTS Araştıma ve Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Çiğdem Penn, Logos Portföy Yönetimi A.Ş. Kurucu Ortağı Berrin Önder, Stratejik Danışman, Yönetim Kurulu Üyesi Selen Kocabaş ve Yanındayız Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Murat Yeşildere görüşlerini toplantıya katılanlar ile paylaştılar.

Kadınlara Kariyer mi, Çocuk mu Sorusu Sorulmamalı

Kadınların erkek gibi çalışmaya devam ettikçe, kadın olmakta zorlanacaklarını söyleyen. XSIGHTS Araştıma ve Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Çiğdem Penn, “Kadınlar aslında kendi aralarında daha çok rekabetçi oluyor. Oysa bu rekabeti erkekle yapsa kazanacak. Genel olarak kadının, kadından bir alıp-veremediği gerçeği var.” dedi. Kariyer mi, çocuk mu sorusunun da yanlış olduğunu belirten Penn, “Sormamalıyız, sordurmamalıyız. Bu sektörde kadınlar çocuk doğurabilir diye göz ardı edilmişler. Benim 3 çocuğum var. Belki kendi işim olduğu için şanslıyım ama dengede olmak önemli. Belki bir beyaz yakalıdan daha çok çalıştım. Çocuklarım uyuduktan sonra da işlerimi yaptım. Bunun içinde kadına yardım eden bir eş, aile ve ekip gerekiyor. Müthiş bir denge uyumu bu. Ancak o dengede durabilmek için değişmek gerekiyor. Egonun esnemesi lazım. Kendimizi, değiştirmemiz ve geliştirmemiz gerekiyor. Kadın olmaktan vazgeçilmemeli. Diğer kadınlara da toleranslı ve yumuşak olmalı. Yani dayanışma gerekiyor.” diye konuştu.

İçlerine Alıyorlar Ama Bağırlarına Basmıyorlar

Gayrimenkul sektörünün erkek egemen bir sektör olduğunu belirten Logos Portföy Yönetimi A.Ş. Kurucu Ortağı Berrin Önder,“Karar verici kadın sayısı çok az. Kadınların çalışması kadar söz sahibi de olması gerekiyor. Bu hem sektörün hem de toplumun geleceği için önemli. Kadınlar karar aşamasında bakış açılarını değiştirebilir, kararları daha olması gereken şekle dönüştürebilir. Ben erkek egemen bir ortamda büyüdüm. Burada size destek veren bir baba çok önemli. İş hayatına başlarken kız-erkek olarak düşünmedim. Çalışacağım, kazanacağım ve hiçbir erkeğe muhtaç olmayacağım dedim.” diyerek düşüncelerini dile getirdi. Kadınların kadın olma özelliklerini kaybettiklerine de değinen Önder, “Gayrimenkul ve finans sekörü daha erkek egemen bir sektör. İçlerine alıyorlar ama bağırlarına basmıyorlar. Sektördeki erkeklerin düşüncelerini değiştirmek gerekiyor.” yorumunda bulundu.

Kadın Kadını Kucaklamıyor, Erkekler Birbirine Daha Destek Oluyor

İş hayatına başlarken çok fazla kadın-erkek konusuna takılmadığını belli bir noktaya gelene kadar kadın-erkek ayırımı yapıldığı hissine kapılmadığını ifade eden Stratejik Danışman, Yönetim Kurulu Üyesi Selen Kocabaş, “Sekörün dinamikleri ile Türkiye’nin dinamikleri farklı değil. Karar sürecinde çeşitliliği yansıtmalıyız. Sekörün kadına ve çeşitliliğe ihtiyacı var. Kadınlar olarak baktığımızda kadınları kucaklamıyoruz. Erkekler birbirine daha çok destek veriyor. Kadının kadını tutması,birlikte değer katması daha önemli. Dünyanın yarısı kadın, Türkiye’nin yarısı kadın oysa iş dünyasına baktığınızda karşımıza maskülen bir yapı çıkıyor. Bu arz değil bir talep konusu. Yönetim kurullarında karar süreçlerinde çeşitlilik için tercihler kadınlardan yana kullanılmalı.“ şeklinde konuştu.

Erkeklerin Ön Yargılarını Değiştiremezseniz, Mevcut Durum Değişmez

Sektördeki erkeklerin bilinçsiz ön yargılarını değiştirmek gerektiğini vurgulayan Yanındayız Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Murat Yeşildere, “Konuyu bir kadın meselesi olarak ele alırsak çözemeyiz. Erkeklerin ön yargılarını değiştiremezseniz, mevcut durum değişmez. Bu erkeklerin var olduğu kahvede, stadyumda, camiide değişirse amaca ulaşır. Dünyanın şefkatli liderliğe ihtiyacı var. Bunu da kadınlar verebilir. Dünyada yönetime kadını getirme konusunda zorlama olmadan başarılı olmuş bir ülke yok. İngiltere’de 2011 yılında yönetim kurullarında bulunan kadın oranı yüzde 11’di. Aynı şekilde Türkiye’de de yüzde 11’di. 2019 yılında bu rakam İngiltere’de yüzde 30’lara çıkarken, Türkiye’de ancak yüzde 15 oldu. Çünkü İngiltere Ticaret Bakanı şirketlerin yönetim kurullarına, “bu utancı yaşayan son şirket sizmi olacaksınız” şeklinde yazılı bir mektup gönderdi.” diyerek verdiği örnekle sözlerini tamamladı.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Teknolojinin Kadın Liderleri 2020 Ödülleri'ne Başvurular Başladı

$
0
0

Türkiye’de teknoloji alanında başarı hikâyeleri yaratan kadınları ortaya çıkarmak için Microsoft’un 2016 yılından beri hayata geçirdiği ‘Teknolojinin Kadın Liderleri’ yarışmasının 2020 yılı başvuruları başladı. Yarışmaya katılmak isteyen kadın girişimciler farklı kategorilerle 28 Şubat’a kadar internet sitesinden başvuru yapabilecek.

Teknolojinin dünyayı geliştiren inovasyonlar üretmesinde cinsiyet eşitliğinin önemli bir rolü olduğuna inanan Microsoft Türkiye bu yıl Teknolojinin Kadın Liderleri yarışmasının dördüncüsünü düzenliyor. 2016’da başlayan yarışma, başarı hikâyeleriyle diğer kadınlara ilham veren projeleri destekliyor. Bu yıl, Wtech Teknolojide Kadın Derneği ve Kodluyoruz Derneği iş ortaklığıyla hayata geçirilen yarışma, Türkiye’nin dijital dönüşümünü güçlendiren teknoloji odaklı iş ve eğitim faaliyetlerinde bulunan tüm kadın girişimcilere açık.

Son başvuru 28 Şubat

Teknolojinin Kadın Liderleri yarışması, ortaokul ve lise öğrencilerinden profesyonel yöneticilere kadar her yaş ve meslek grubundan kadınların katılımıyla birbirinden özel başarı hikâyelerinin gün yüzüne çıkmasını sağlıyor. Kadınların teknolojide daha fazla söz sahibi olmasını hedefleyen programa başvurular farklı kategoride yapılabiliyor. Başvurular Geleceğin Teknoloji Yıldızı Adayı, Genç Teknoloji Yıldızı, Bilişimde Fark Yaratan Kadın Lider, Yılın Başarılı Kadın Girişimcisi, Yılın Başarılı Kadın Yazılım Geliştiricisi, Yılın Başarılı Kadın CIO’su, Engelleri Aşan Kadın, Yılın Bilim Kadını ve Yeni Teknolojilerle Fark Yaratan Kadın Lider gibi birçok kategoride değerlendiriliyor.

2020’ye projeleriyle damga vurmak isteyen kadın girişimciler ve liderler, 28 Şubat 2020 son başvuru tarihine kadar Microsoft Türkiye’nin web sitesinde yer alan formu doldurarak yarışmaya katılabilecek:

www.microsoft.com/turkey/teknolojininkadinliderleri/default.aspx

Haberimizi kadın okurlarımız başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Türkiye'nin İlk Dijital Kadın Asistanı Girişimi: Pepapp!

$
0
0

2015 yılından bu yana kadınların özel günlerini takip etmek için kullandıkları dijital asistan uygulaması Pepapp, önceki günlerde aldığı yatırımlarla gücünü bir kez daha ispat etmişti. Bu yatırımların ve bugün 3 milyon kadın kullanıcısının olmasının arkasında yatan başarıyı girişimin kurucu ortaklarından Emrah Yiğit anlatırken, girişimcilere temel bazı tüyolar verdi: “Hangi girişimi kurarsanız kurun, içine ‘duygu’ katın”.

Geçtiğimiz aylarda Türkiye’nin ilk online yatırım anlaşmasını duyuran Pepapp, 2015 yılından bugüne kadınların adet günlerini kolayca takip etmelerini sağlamakla kalmıyor, onlara hayatlarının tüm günleri için, regl dönemi dahil zorlu günlerinde destek oluyor. Uygulamanın ücretli sürümünde yaklaşık 6 bin kullanıcısı bulunan Pepapp’ın şu an 3 milyon indirme ile 800 bin aktif kullanıcısı var. Emrah Yiğit, Berke Uygun ve Tolga Araboğlu tarafından 5 yıl önce kurulan girişim, bugün aldığı yatırımlarla dünya pazarında hizmet veriyor.

Girişimcilikteki önemli modellerden biri olan AARRR modelinden yola çıkarak açıklamalar yapan Pepapp’ın Kurucu Ortaklarından Emrah Yiğit, Pepapp’ı başarıya ulaştırırken hangi konuya vurgu yaptıklarını girişimcilerle paylaştı.

“Fonksiyonel fayda kadar duygusal faydaya da yatırım yapıyor musunuz?”

AARRR, Dave McClure tarafından geliştirilen bir model olup, temel katmanları “acquisition”, “activation”, “retention”, “referral” ve “revenue”dan oluşuyor. Her kademesinde temel bazı soruları sorarak büyümeyi hedefliyor. Acquisition’da (kazanç) “Potansiyel kullanıcıları uygulamanıza / hizmetinize nasıl çekeceksiniz?, activation’da (harekete geçme) “Gelen ziyaretçileri nasıl aktif edeceksiniz?”, retention’da (koruma) “Kullanıcıları düzenli olarak içeride nasıl tutacaksınız?, referral’da (referans) “Kullanıcılardan nasıl yeni kullanıcılar elde edeceksiniz?” ve son olarak revenue’da (gelir) “Kullanıcılarınızdan nasıl gelir elde edeceksiniz?” sorularına yanıt aranarak büyüme hedefleniyor.

Yiğit “Her katmanda sorulması gereken temel soruları girişimcilik ekosistemindeki herkes biliyor. Biz burada ilk 4 adımı tamamlasanız da eğer duygusal bir fayda sağlayamıyorsanız ve samimiyet kuramıyorsanız, başarının çok sürdürülebilir olmadığını vurguluyoruz. Her marka, influencer mevcut kullanıcısını, takipçisini elinde tutmak için duygusal bağ kurmaya çalışıyor. Biz bu modele ek olarak girişimlerin başarıya ulaşabilmesi için şu soruyu da eklemelerini öneriyoruz: Ne kadar samimiyiz?” açıklaması ile her girişimin sunduğu fonksiyonel fayda kadar duygusal faydaya da odaklanması gerektiğini vurguluyor.

“AARRR Modeli’ne yeni soru: Kullanıcınızın motivasyonu sizin için ne kadar önemli?”

Sektördeki geçmiş deneyimlerinde, sağlık odaklı dijital ajans kurucusu olarak kadınların regl dönemlerine dair soruları yakından takip etme fırsatı bulan Emrah Yiğit, “Temelde kadınların çoğunun özellikle regl dönemleri, regl öncesi PMS dönemleri ve hamilelik süreçleri ile ilgili bilgi eksiklikleri olduğunu fark ettik. Bugün Google’da bir arama yaptığınızda hala bazı temel sorularla karşılaşıyorsunuz. Regl olmak bazı bölgeler başta olmak üzere hala bir tabu. Biz kadınların soru ve sorunlarıyla karşılaştığımızda temel sağlık sorunları dışında ve bir o kadar da, duygusal problemlerine de yanıt aradıklarını gördük. Bu sebeple girişimi büyütürken; temel bilgi ve faydaya ‘duyguları’ ekledik. Uygulamanın çıkış noktası adet takvimi, bu döngü etrafındaki faydalı bilgi ve kaynakları sunmakken, en temeline motivasyon, sevgi ve saygı tohumları serptik” açıklaması ile süreci örnekledi.

“İyi bir girişim, duygusal faydaya sağlanan yatırımla başarıya ulaşıyor”

Pepapp, bugün bir karakteri olan penguen PepQueen ile kadınlarla konuşuyor, onlara içinde bulundukları güne, döneme özel kişiselleşmiş mesajlar, bildirimler gönderiyor. Büyük veri çağında, kullanıcıyla iletişim kurmanın ve duygusal bağ yaratmanın önemini herkes biliyor. Ancak siz bir kullanıcınıza ona özel mesaj göndermeden, onunla ne kadar samimisiniz sorusunu kendinize sormalısınız” diyen Yiğit sözlerini şöyle sürdürdü:

Bütün işlerde sektör fark etmeksizin, samimiyeti tohum olarak görmeniz çok önemli. Biz kurduğumuz girişimde de önce fayda sağlayan teknik alt yapıyı kurduk, sonra duygusal faydaya yatırım yaptık. AARRR modelinde “Referral” kademesinde başarıya ulaşmış olsanız dahi, eğer duygusal bir fayda sağlayamıyorsanız, içinde bulunduğumuz ‘yeni nesil pazarlama’ çağında terk edilmeye mahkumsunuz”.

Pepapp Hakkında:

Türkiye’nin ilk dijital kadın asistanı olma özelliğini taşıyan Pepapp’ı 3 Milyon kadın kullanılıyor. Kadınların günlük hayat motivasyonlarına pozitif katkıda bulunmayı hedefleyen ve onların en yakın arkadaşı olan Pepapp ile kadınlar regl dönemlerini çok kolay şekilde takip ederken, Pepapp’tan gelen tavsiyeler, eğlenceli bildirimler, kadınlara özel ve özgün Pepzine içerikleriyle de kadınları her konuda bilgilendiriyor. Pepapp, yakın gelecekte “hamilelik” ve yine Türkiye’de bir ilk olarak “partner” modlarını da kullanıcılarına açacakmış.

letspepapp.com adresini ziyaret ederek girişimi daha detaylı inceleyebilirsiniz. Haberimizi kadın okurlarımız başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Kadın Girişimcilere Fashion On The Fest'te Büyük Fırsat

$
0
0

Türk tekstil sektörünün yıllık ihracatı 20 milyar dolara dayandı. Ancak bu rakamın artması yeni girişimcilere ve katma değeri yüksek üretime bağlı. Daha da önemlisi dünya çapında markalar çıkarmaya bağlı. Son dönemde özellikle kadın girişimciler, geleceğe dönük ümitleri artırıyor.

Başarılı iş insanı Rabia Kurşun ve İpek Köse bu girişimciler arasında dikkat çekiyor. Kurşun ve Köse, diğer kadın girişimcilere destek olmalarıyla da adından söz ettiriyor.

Geçen nisan ayında Ortaköy Feriye'de düzenledikleri alışveriş etkinliği ile 55 girişimciyi A plus müşterilerle buluşturan Rabia Kurşun ve İpek Köse, 7 Ekim'de de yine Feriye'de 'Fashion On The Fest' etkinliği düzenleyecek. Rabia Kurşun, bu etkinliği marka haline getirmek istediklerini söyledi. Ekim'de etkinliğe katılacak kadın girişimci sayısının 100'ü aşacağını belirten Kurşun, "Fashion On The Fest'e katılım için çok talep var. Biz de seçerek alıyoruz. Marka olmamış gerçek kadın girişimcileri seçiyoruz. Ürettiklerini kendi imkanlarıyla satmak için online platformları kullanan, girişimci ruhları olanları buluyoruz. Onlarla kendi çevremizi, dostlarımızı, müşterilerimizi paylaşıyoruz. Geçen sefer etkinliği 2300 kişi ziyaret etti. Bunda 3500 kişiye ulaşmayı bekliyoruz" dedi.

İhtiyacı Olan Çocuklara Destek

'Fashion On The Fest'te 'Koruncuk Vakfı'nın yer alacağını belirten Rabia Kurşun, bu yolla korunma ihtiyacı olan çocuklara da destek sağlanacağını söyledi. Vakfın faaliyetleri hakkında da bilgi paylaşan Kurşun, şunları aktardı: "Koruncuk Vakfı'nın 40. yılında hayata geçirdiği ikinci çocuk köyü olan Koruncukköy Urla'da kız çocuklarına alanlarında uzman eğitimciler eşliğinde bedelsiz barınma hizmeti, eğitime erişim desteği, aynı zamanda sosyal, sportif ve kültürel aktivitelerle kişisel gelişimlerini destekleme imkanı sağlanacaktır. Bu uzun soluklu proje ile Koruncuk Vakfı'nın en büyük amacı Koruncukköy Urla'da kalan tüm çocukları eğitim hayatlarında her yönden destekleyerek donanımlı ve çağdaş gençler olarak hayata kazandırmak, böylelikle ülkelerine faydalı bireyler olmalarına yardımcı olmaktır."

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Çalışan Anne, Çocuklar İçin İyi Bir Rol Model Olabilir Mi?

$
0
0

Kadınların üst düzey yönetici rollerine gelememesi konusunda toplumdaki önyargıların etkili olduğunu söyleyen "Eyvah CEO Doğuruyor" kitabının yazarı Murat Yeşildere, iş hayatında  aktif çalışan annelerin  çocuklarının gelişiminde de etkili olduğunu söylüyor.

Türkiye'de satın alma kararlarının yüzde 70'inin kadınlar tarafından verilmesine ve en büyük seçmen grubunun ev kadınları olmasına rağmen, iş ve siyaset dünyasında kadınlar haklı yerini bir türlü alamıyor. Toplumsal cinsiyet eşitliği savunucusu, "Eyvah CEO Doğuruyor" kitabının yazarı Murat Yeşildere, Kadınların üst düzey pozisyonlara gelme konusundaki en büyük engelin arzda değil talepte olduğunu söylüyor.

Toplumdaki bilinçsiz önyargıların da bu durumu tetiklediğini belirten  Yeşildere:“Çünkü DNA'dan gelen kadından yönetici olmaz, kadından iş insanı olmaz, kadından sporcu olmaz, sanatçı olmaz, ağır kaldıramaz, geç çalışamaz, akşam yemeğe çıkamaz gibi önyargılar var. Onun üzerine 0-6 yaş arasında evde babanızın annenize olan hitabı veya onunla olan iletişimi, babanızın-annenizin evde yaptığı işler, üzerine sosyal medyada, dizilerde, okunan kitaplarda kadının nasıl gösterildiği hep beyne yükleniyor” diye de ekliyor.

Çalışan annenin kendi mutlu ve motive ise o enerjiyi, duyguyu çocuğuna da yansıttığını ve çocukların tüm yaşamı için  bunun önemli bir ilk adım olduğunu söyleyen Yeşildere,“Bu yüzden çalışan anne çocukları için en iyi rol model bence. Araştırmalar da gösteriyor ki sanılanın aksine çalışan annelerin çocuklarının gelişiminin, sadece ev kadını olan annelere göre de daha hızlı olduğu yönünde” diye belirtiyor.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Viewing all 324 articles
Browse latest View live